Sie suchten nach: göndermiştik (Türkisch - Swahili)

İçlerinden uyarıcılar göndermiştik.
na sisi hakika tuliwapelekea waonyaji.

İçlerinden on iki müfettiş göndermiştik...
na tukawateulia kutokana nao wakuu kumi na mbili.

biz öncekilere de nice peygamberler göndermiştik.
na manabii wangapi tuliwatuma kwa watu wa zamani!

andolsun, biz onlara uyarıcılar göndermiştik.
na sisi hakika tuliwapelekea waonyaji.

biz onların içine de uyarıcılar göndermiştik.
na sisi hakika tuliwapelekea waonyaji.

and olsun ki, içlerine uyarıcılar göndermiştik.
na sisi hakika tuliwapelekea waonyaji.

onlardan on iki güvenilir- gözetleyici göndermiştik.
na tukawateulia kutokana nao wakuu kumi na mbili.

onlara iki elçi göndermiştik, ikisini de yalanladılar.
tulipo watumia wawili, wakawakanusha.

medyen'e, kardeşleri Şuayb'ı göndermiştik.
na kwa watu wa madyana tuliwatumia ndugu yao shua'ib.

hani, biz onlara iki kişi göndermiştik, onları yalanlamışlardı.
tulipo watumia wawili, wakawakanusha.

İsrail oğullarından söz almış, onlara elçiler göndermiştik.
tulifanya agano na wana wa israili, na tukawatumia mitume.

andolsun ki İsrailoğullarından söz almıştık, peygamberler göndermiştik onlara.
tulifanya agano na wana wa israili, na tukawatumia mitume.

(kefil olarak) içlerinden on iki de başkan göndermiştik.
na tukawateulia kutokana nao wakuu kumi na mbili.

cebrail'i göndermiştik de ona tam bir insan olarak görünmüştü.
tukampelekea roho wetu, akajifananisha kwake sawa na mtu.

andolsun ki biz musa'yı, delillerimizle ve apaçık bir burhanla göndermiştik
na hakika tulimtuma musa pamoja na ishara zetu na uthibitisho ulio wazi

hani biz onlara iki peygamber göndermiştik, fakat onlar ikisini de yalanlamışlardı.
tulipo watumia wawili, wakawakanusha.

biz de ruhumuzu ona göndermiştik de o kendisine sapasağlam bir insan şeklinde görünmüştü.
tukampelekea roho wetu, akajifananisha kwake sawa na mtu.

biz İsrailoğullarından bu iman esası üzere kesin sözlerini almış ve onlara resuller göndermiştik.
tulifanya agano na wana wa israili, na tukawatumia mitume.

derken ona ruhumuzu göndermiştik de gözüne, azası düzgün bir insan şeklinde görünmüştü.
tukampelekea roho wetu, akajifananisha kwake sawa na mtu.

ad kavminde de (ibretler vardır). onlara kasıp kavuran rüzgarı göndermiştik.
na katika khabari za a'di tulipo wapelekea upepo wa kukata uzazi.