De traductores profesionales, empresas, páginas web y repositorios de traducción de libre uso.
saulus aber schnaubte noch mit drohen und morden wider die jünger des herrn und ging zum hohenpriester
saul ise rabbin öğrencilerine karşı hâlâ tehdit ve ölüm soluyordu. başkâhine gitti, Şamdaki havralara verilmek üzere mektuplar yazmasını istedi. orada İsanın yolunda yürüyen kadın erkek, kimi bulsa tutuklayıp yeruşalime getirmek niyetindeydi.
und ihr herren, tut auch dasselbe gegen sie und lasset das drohen; wisset, daß auch euer herr im himmel ist und ist bei ihm kein ansehen der person.
ey efendiler, siz de kölelerinize aynı biçimde davranın. artık onları tehdit etmeyin. onların da sizin de efendinizin göklerde olduğunu ve insanlar arasında ayrım yapmadığını biliyorsunuz.
von den mitgliedstaaten aus staatlichen mitteln gewährte beihilfen gleich welcher art,die durch die begünstigung bestimmter unternehmen oder produktionszweige den wettbewerb verfälschen oder zu verfälschen drohen, sind durch artikel 87 eg-vertraguntersagt.
atantlaşması’nın 87.maddesi, bir üye ülke tarafından ya da devlet kaynaklarıaracılığıyla, belirli kuruluşlara ya da belirli malların üretimine ayrıcalık tanıyarak,rekabete zarar veren ya da rekabeti tehdit eden bir biçimde yardımdabulunulmasını yasaklamaktadır.
der klimawandel ist eine der augenfälligsten auswirkungen dieser entwicklungen der vergangenheit: die Überschreitung des ziels von 2 °c ist wohl das greifbarste beispiel für die gefahren, die drohen, wenn die grenzen des planeten überschritten werden.
geçmişteki bu gelişmelerin en açık etkilerinden biri iklim değişikliğidir: 2 °c hedefine uyulmaması, gezegenin sınırlarının aşılması riskinin muhtemelen en somut örneğidir. bu hedef içinde kalabilmek için
(1)soweit in der verfassung nicht etwas anderes bestimmt ist, sind beihilfender mitgliedstaaten oder aus staatlichen mitteln gewährte beihilfen gleich welcher art,die durch die begünstigung bestimmter unternehmen oder produktionszweige den wettbewerb verfälschen oder zu verfälschen drohen, mit dem binnenmarkt unvereinbar,soweit sie den handel zwischen mitgliedstaaten beeinträchtigen.
3.bakanlar konseyi, ekonomi politikalarının daha yakın bir şekilde koordineedilmesini ve Üye devletlerin ekonomik uygulamalarının birbirine yakınlaşmasının sürdürülmesini sağlamak amacıyla, komisyon tarafından sunulan rapora dayanarak, Üye devletlerin tümündeki ve birlik içindeki ekonomik kalkınmayıve ekonomi politikalarının2. paragrafta belirtilen genişana hatlarla tutarlılığınıizler, düzenli olarak genel değerlendirmeler yürütür.