Aprendiendo a traducir con los ejemplos de traducciones humanas.
De traductores profesionales, empresas, páginas web y repositorios de traducción de libre uso.
ve aşağıda, yeryüzündeki kralları cezalandıracak.
en ce temps-là, l`Éternel châtiera dans le ciel l`armée d`en haut, et sur la terre les rois de la terre.
Última actualización: 2012-05-05
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
rab sizi delilikle, körlükle, şaşkınlıkla cezalandıracak.
l`Éternel te frappera de délire, d`aveuglement, d`égarement d`esprit,
Última actualización: 2012-05-05
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
küçümseyip kibirlenenleri ise acıklı bir azapla cezalandıracak.
et quant à ceux qui ont eu la morgue et se sont enflés d'orgueil, il les châtiera d'un châtiment douloureux.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
onlar, bağışlanma dilerlerken de allah onları cezalandıracak değildir.
et allah n'est point tel qu'il les châtie alors qu'ils demandent pardon.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
rab, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede sizi yok edinceye dek salgın hastalıkla cezalandıracak.
l`Éternel attachera à toi la peste, jusqu`à ce qu`elle te consume dans le pays dont tu vas entrer en possession.
Última actualización: 2012-05-05
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
eğer işledikleri suçları sebebiyle onları cezalandıracak olsaydı, azabı onlara hemen gönderirdi.
s'il s'en prenait à eux pour ce qu'ils ont acquis, il leur hâterait certes le châtiment.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
eğer allah, insanları zulümleri yüzünden cezalandıracak olsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı.
si allah s'en prenait aux gens pour leurs méfaits, il ne laisserait sur cette terre aucun être vivant.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
eğer allah, işledikleri günahlar yüzünden onları hemen cezalandıracak olsaydı, onlara hemen azab ederdi.
s'il s'en prenait à eux pour ce qu'ils ont acquis, il leur hâterait certes le châtiment.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
ama çok bağışlayan, esirgeyen rabbin eğer onları, yaptıklariyle hemen cezalandıracak olsaydı, onların azabını çabuklaştırırdı.
et ton seigneur est le pardonneur, le détenteur de la miséricorde. s'il s'en prenait à eux pour ce qu'ils ont acquis, il leur hâterait certes le châtiment.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
eğer allah zulümleri yüzünden insanları cezalandıracak olsaydı dünyada tek canlı bile bırakmazdı.fakat onları takdir ettiği bir vâdeye kadar bekletir.
si allah s'en prenait aux gens pour leurs méfaits, il ne laisserait sur cette terre aucun être vivant. mais il les renvoie jusqu'à un terme fixé.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
eğer allah, insanları yaptıkları işler yüzünden (hemen) cezalandıracak olsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı.
et si allah s'en prenait aux gens pour ce qu'ils acquièrent, il ne laisserait à la surface [de la terre] aucun être vivant.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
sonra yüksek sesle, ‹‹kenti cezalandıracak olanlar, ellerinde yok edici silahlarıyla buraya gelsin›› diye seslendiğini duydum.
puis il cria d`une voix forte à mes oreilles: approchez, vous qui devez châtier la ville, chacun son instrument de destruction à la main!
Última actualización: 2012-05-05
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
veremle, sıtmayla, iltihapla, yakıcı sıcaklıkla, kuraklıkla, samyeliyle, küfle cezalandıracak. siz yok oluncaya dek bunlar sizi kovalayacak.
l`Éternel te frappera de consomption, de fièvre, d`inflammation, de chaleur brûlante, de dessèchement, de jaunisse et de gangrène, qui te poursuivront jusqu`à ce que tu périsses.
Última actualización: 2012-05-05
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
kral, Şimiye karşı sözlerini şöyle sürdürdü: ‹‹babam davuta yaptığın bütün kötülükleri çok iyi biliyorsun. bu yaptıklarından dolayı rab seni cezalandıracak.
et le roi dit à schimeï: tu sais au dedans de ton coeur tout le mal que tu as fait à david, mon père; l`Éternel fait retomber ta méchanceté sur ta tête.
Última actualización: 2012-05-05
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
göklerde ve yerde bulunanlar hep allah'ındır. akıbet (sonuçta) kötülük yapanları yaptıkları ile cezalandıracak, güzel davrananları da daha güzeliyle mükafatlandıracaktır.
a allah appartient ce qui est dans les cieux et sur la terre afin qu'il rétribue ceux qui font le mal selon ce qu'ils œuvrent, et récompense ceux qui font le bien par la meilleure [récompense],
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
‹‹ama yetmiş yıl dolunca›› diyor rab, ‹‹suçları yüzünden babil kralıyla ulusunu, kildan ülkesini cezalandıracak, sonsuz bir viranelik haline getireceğim.
mais lorsque ces soixante-dix ans seront accomplis, je châtierai le roi de babylone et cette nation, dit l`Éternel, à cause de leurs iniquités; je punirai le pays des chaldéens, et j`en ferai des ruines éternelles.
Última actualización: 2012-05-05
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
"kafirleri ise dünyada ve ahirette şiddetli bir şekilde cezalandıracağım; yardımcıları da olmayacak."
quant à ceux qui n'ont pas cru, je les châtierai d'un dur châtiment, ici-bas tout comme dans l'au-delà; et pour eux, pas de secoureurs.
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Advertencia: contiene formato HTML invisible