Usted buscó: bölündüğü (Turco - Inglés)

Traducción automática

Aprendiendo a traducir con los ejemplos de traducciones humanas.

Turkish

English

Información

Turkish

bölündüğü

English

 

De: Traducción automática
Sugiera una traducción mejor
Calidad:

Contribuciones humanas

De traductores profesionales, empresas, páginas web y repositorios de traducción de libre uso.

Añadir una traducción

Turco

Inglés

Información

Turco

ana pencerenin nasıl bölündüğü.

Inglés

how the main window is divided.

Última actualización: 2011-10-23
Frecuencia de uso: 2
Calidad:

Turco

bu da ikiye bölündüğü takdirde 1/4 elde edilir.

Inglés

thus instead of 3/4, one would write 1/2 + 1/4.

Última actualización: 2016-03-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:

Turco

sınıfı insanlaştırma adına yapılan bir çok şey öğrencinin öğretmene bölündüğü orana odaklanıyor.

Inglés

a lot of the effort in humanizing the classroom is focused on student-to-teacher ratios.

Última actualización: 2015-10-13
Frecuencia de uso: 1
Calidad:

Turco

görevdeki üç partili iktidar koalisyonunun bu plana sadık kalıp kalmama konusunda bölündüğü bildiriliyor.

Inglés

the current ruling three-way coalition is reportedly split on whether to stick to that plan.

Última actualización: 2016-01-20
Frecuencia de uso: 2
Calidad:

Turco

irak bölündüğü ve kuzeyde bir oluşum meydana geldiği takdirde, bu bizi son derece derinden etkileyecektir."

Inglés

if iraq is divided and there is a formation in the north, that would affect us very much," he added.

Última actualización: 2016-01-20
Frecuencia de uso: 1
Calidad:

Advertencia: contiene formato HTML invisible

Turco

bir ülkenin gayri safi millî hasılası (gsmh), o ülkenin nüfusuna bölündüğü zaman, kişi başına düşen gsmh bulunur.

Inglés

per capita income, also known as income per person, is the mean income of the people in an economic unit such as a country or city.

Última actualización: 2016-03-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:

Turco

kiliseye yakın duran belgradlı analistler, dini kurumun biri ılımlı diğeriyse daha muhafazakâr olmak üzere iki fraksiyona bölündüğü ve sırbistan'daki bütün toplumsal kesimlerin kurumda karşılıklarını bulduğunu söylüyorlar.

Inglés

belgrade analysts familiar with the church say it is split into two factions -- one moderate, one more conservative -- and add that all social divisions in serbia find their reflection in the institution.

Última actualización: 2016-01-20
Frecuencia de uso: 1
Calidad:

Turco

yanlış olduğunu düşünebilirsiniz. ancak bence hayatlarımızın düzenli olarak kariyer krizleriyle bölündüğü bir zamanda yaşıyoruz, hayatımız hakkında, kariyerimiz hakkında, her şeyi bildiğimizi düşündüğümüz anlarda, tehdit eder türde bir gerçeklikle karşı karşıya geliriz.

Inglés

you may think i'm wrong in this, but i think that we live in an age when our lives are regularly punctuated by career crises, by moments when what we thought we knew, about our lives, about our careers, comes into contact with a threatening sort of reality.

Última actualización: 2015-10-13
Frecuencia de uso: 1
Calidad:

Turco

# stokastik farklılaşma : bir kök hücre iki farklı oğul hücreye bölündüğünde, başka bir kök hücre mitoza gider ve ana hücreye özdeş iki kök hücreyi üretir.

Inglés

# stochastic differentiation: when one stem cell develops into two differentiated daughter cells, another stem cell undergoes mitosis and produces two stem cells identical to the original.

Última actualización: 2016-03-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:

Obtenga una traducción de calidad con
7,781,535,248 contribuciones humanas

Usuarios que están solicitando ayuda en este momento:



Utilizamos cookies para mejorar nuestros servicios. Al continuar navegando está aceptando su uso. Más información. De acuerdo