Usted buscó: geç geç (Turco - Inglés)

kaza gece geç saatlerde oldu.
the accident happened late at night.

en geç gece yarısı evde olacağım.
i'll be home by midnight at the latest.

bu gece geç vakte kadar çalışacağım.
i'll burn the midnight oil tonight.

babam gece geç saatlere kadar içerdi.
my father used to drink till late at night.

dün gece geç saatlerde arayan sen miydin?
was that you who called late last night?

annem dün gece geç saatlere kadar ayaktaydı.
my mother was up late last night.

en sevdiğiniz geç gece talk-show sunucusu kim?
who's your favorite late night talk show host?

dün gece geç saatlere kadar yatmadığı için kötü üşüttü.
he caught a nasty cold because he stayed up late last night.

gece geç saatlere kadar çok fazla kahve içmesen iyi olur.
it would be better if you didn't drink so much coffee late at night.

biz kek yerken ve çay içerken gece geç saatlere kadar konuştuk.
we conversed until late at night while eating cake and drinking tea.

bir kız için gece geç saatte kendi başına dışarı çıkması güvenli değildir.
it is not safe for a girl to go out by herself so late at night.

etkinlik programında caz seminerleri ve gece geç saatlerdeki doğaçlama performanslar da yer alıyor.
the event's programme also features jazz seminars and late-night jam sessions.

herşey birkaç yıl önce başladı, bir gece geç bir saatte metroda eve giderken o arada düşünüyordum.
and so it all started several years ago, late one night when i was sitting on the subway, riding home, and i was thinking.

ken çocuklarının kendi tarzlarını seçmelerine izin veriyor, bu yüzden onlar gece geç saatlere kadar yatmıyorlar.
ken lets his children have their own way, so they stay up late at night.

sırp şarkıcının 23 başka ülkenin yarışmacılarına karşı kazandığı zafer, cumartesi gece geç saatlerde halkın belgrad sokaklarına dökülmesine yol açtı.
the serbian singer's victory over competitors from 23 other nations brought crowds into the streets of belgrade late saturday.

saatlerce pratik yaptıktan sonra, gece geç saatlerde ebeveynlerimin odasından yükselen tango ezgiyleriyle beraber janis joplin ve billie holiday dinlerdim.
late at night, after hours of practicing, i would listen to janis joplin and billie holiday as the sounds of tango music would be creeping from my parents' stereo.

bulgaristan'ın iktidar partisi gerb, perşembe gece geç saatlerde yapılan bir toplantıda ülkenin ekonomi ve sağlık bakanlarının istifasını kabul etti.
bulgaria's ruling gerb party accepted the resignations of the country's economy and health ministers at a late-night meeting on thursday.

o gece geç saatlerde annemin babama yalvardığını duydum, "ne olur bir şey yap ramu. araya giremez misin?"
late that night, i heard my mother begging my father, "please do something ramu. can't you intervene?"

ameliyattan önceki gece, gece yarısından itibaren bir şey yiyip içmemeniz istenecektir.
the night before surgery, you will be requested not to eat or drink anything from midnight.