Usted buscó: genişlemekte (Turco - Inglés)

bölüm o tarihten beri gelişmekte ve genişlemekte.
it has been developing and expanding since.

abd'li yetkililer, suç örgütlerinin genişlemekte ve giderek daha karmaşık hale geldiklerini söylediler.
criminal organisations are expanding and are becoming increasingly sophisticated, us officials said.

metadon avrupa’da en sık öngörülen ikame tedavisi olmaya devam ederken, tedavi seçenekleri hala genişlemekte
excluding the czech republic and france, where high-dose buprenorphine treatment (hdbt) is reported to be the most common option, more than 90 % of treatments in all other countries were with methadone.

fona göre, türkiye'nin zaten genişlemekte olan cari açığı dengelemek için kamu harcamalarını 3 milyar dolara kadar azaltması gerekiyor.
according to the fund, turkey should reduce public spending by up to $3 billion to offset an already widening current account deficit.

arnavutluk’ta afyon ve kenevir yetiştirilen sınırlı araziler ve yanı sıra faal durumda ve avrupa içinde genişlemekte olan uyuşturucu şebekeleri bulundu.
limited areas of opium and cannabis production have been discovered in albania, as have narcotic trafficking organisations active and expanding in europe.

=== Çevredeki etkiler ===bir radyo kaynağı süpersonik olarak genişlemekte olsun ya da olmasın, genişlemede dış ortama karşı işe yaramak zorundadır ve bu nedenle enerjiyi ısınmaya çevirip dış plazmayı kaldırır.
=== effects on environment ===whether or not a radio source is expanding supersonically, it must do work against the external medium in expanding, and so it puts energy into heating and lifting the external plasma.

genişlemek
expand