Usted buscó: taninmadi be ben hepsini (Turco - Inglés)

ben hepsini size borçluyum.
i owe it all to you.

ama ben hepsini yola getireceğim.
and the revolters are profound to make slaughter, though i have been a rebuker of them all.

ve ben hepsini bir araya getirip on ikisini bir takıma diktirdim.
and so i put them all together and sewed 12 of them in this suit.

böylece, rick, liz ve kevin be ben ortak bir fikirde buluştuk.
so rick and liz and kevin and i came up with the idea.

aslında şu an web sitemde 46,000 resim var, ve fbi hepsini gördü -- en azından ben hepsini gördüklerine inanıyorum.
there's actually 46,000 images right now on my site, and the fbi has seen all of them -- at least i trust they've seen all of them.

bütün bu hikayeler, beni ben yapıyor.
all of these stories make me who i am.

"benim ben, senin rabbin!
i am your lord!

bu kitap benim, ben onun içine adımı kendim yazdım.
this book is mine; i wrote my name in it myself.

bence, ben teslim ederim ki bu fikir daha iyi bir habitat için bizi yönlendiriyor.
and i would submit that this idea does this.

anladım ki, bu cevapları içselleştirmiştim ve bu, esas beni ben yapan şeyi değiştirmişti.
i realized i'd internalized these responses and it had changed who i was on a core level.

bir afrika inanışı olan ve benim ben olabilmek için sana, anlamına gelen ubuntu felsefesini benimsemiş olan nelson mandela.
and nelson mandela, who lives by the african concept which means "i need you in order to be me, and you need me in order to be you."

ve son olarak, paramı istiyorsunuz, sırf param olduğu için değil, benim ben olduğum için.
and then finally, you're asking for my money, not just because it's my money, but because it's me.

"musa, bu benim, ben Üstün ve bilge olan allah'ım."
"o moses! verily, i am allah, the exalted in might, the wise!....

"benim ben, senin rabbin! hadi, pabuçlarını çıkar; sen kutsal vadide, tuva'dasın."
"o moses, i am verily your lord, so take off your shoes, for you are in the holy plain of towa.