Vous avez cherché: i'm not interested (Anglais - Turc)

i'm not interested.
İlgilenmiyorum.

i am not interested.
İlgilenmiyorum.

i'm not interested in material gains.
ben maddi kazançlarla ilgilenmiyorum.

i am not interested in why!
neden olduğu umurumda değil!

i'm not interested in that kind of movie.
bu tür filmle ilgilenmiyorum.

we're not interested.
biz ilgilenmiyoruz.

i am not interested in material gain.
ben maddi kazançla ilgilenmiyorum.

i'm not interested in going to any museums today.
bugün bir müzeye gitmekle ilgilenmiyorum.

i hope i'm not interrupting.
umarım bölmüyorumdur.

i hope i'm not boring you.
seni sıkmadığımı umuyorum.

i told you before that i'm not interested in hanging out with you.
seninle takılmayı istemediğimi sana daha önce söyledim.

i'm not disturbing you, am i?
sizi rahatsız etmiyorum, değil mi?

i also knew that i'm not alone.
ayrıca yalnız olmadığımın da farkındaydım.

so i'm not going to do that. i'm not interested in doing that.
bunu yapmayacağım, bunu yapmakla ilgilenmiyorum.

"i feel skinny, but i'm not."
"kendimi cılız hissediyorum, ama değilim."

and if i -- if i'm not interested in something, i don't grasp it.
ve eğer bir şey ile ilgilenmiyorsam, anlamıyorum.

but first, she said she's not interested.
fakat önce, ilgilenmediğini söyledi.

i guess i'm not as smart as you.
sanırım ben senin kadar akıllı değilim.

i didn't do yoga. i'm not ready."
yogamı yapmadım. hazır hissetmiyorum."

i'm not as stupid as you think i am.
olduğumu düşündüğün kadar aptal değilim.