Vous avez cherché: partikulat (Indonésien - Turc)

ini semacam sisa partikulat organik.
bir tur organik partikul kalintisi.

- aku akan ambil partikulat ke id bom.
bombanın tipini teşhis etmek için bulabildiğim parçaları toparlayacağım.

hodgins tidak menemukan partikulat yang disarankan menghancurkan
ancak hodgins ezilmeyi gösteren herhangi bir kanıt parçası bulmadı.

sekarang, ini adalah perilaku normal partikulat yang ditinggalkan shawna.
bu shawna'nin arkasinda biraktigi partikullerin, normal davranislari.

aku membangun itu. konstruksi teoritis dari bom berdasarkan partikulat kami berkumpul.
onu ben yapıyorum-- topladığımız parçalara dayanarak bombanın teorik olarak yapımı.

lab chem spektrometer massa mengidentifikasi partikulat di charlie apos; mulut sebagai fluoride.
kimya labı tam spektrometresi chalie'nin ağzındaki maddeyi florit olarak tanımladı.

hilangkan daging dan partikulat dan kemudian dia kehabisan tenaga - jika itu baik-baik dengan anda.
ayırabileceğiniz et ve parçacıkları ayırın, daha sonra da onu sıvıda bekleterek yumuşatın. tabii sizin için uygunsa?

aku berlari partikulat melalui kromatografi gas dan menemukan serbuk sari eragrostis curvula, dikenal sebagai menangis lovegrass.
parçacıkları gaz kromatograftan geçirdim, ve "eragrostis curvula" polenini buldum.

partikulat residu yang didapat barry di penjara iron heights memang mengandung dna clay parker, ...tetapi juga dna dari seorang wanita.
barry'nin, iron heights'tan getirdigi partikul kalintilari clay parker'in dna'sinin yaninda bir kadin dna'si da içeriyor.