Vous avez cherché: rica (Turc - Français)

rica ederim
je vous en prie

alajuelacosta_ rica. kgm
alajuelacosta_rica. kgm

ajacciocity in costa rica
ajacciocity in costa rica

diğer Ülkelercosta_ rica. kgm
autre payscosta_rica. kgm

kosta rika değilcosta_ rica. kgm
pas le costa ricacosta_rica. kgm

bunun için ona duyduğunuz sevgiyi yenilemenizi rica ederim.
je vous exhorte donc à faire acte de charité envers lui;

bakiyede mutabik takdirde bir hesap ekstresi göndermenizi rica ederiz
si un relevé de compte à olmadiginiz acceptation équilibre vous encourageons à envoyer

yanınıza tez zamanda dönebilmem için dua etmenizi özellikle rica ediyorum.
c`est avec instance que je vous demande de le faire, afin que je vous sois rendu plus tôt.

gelip özür dilediler. sonra onları dışarı çıkararak kentten ayrılmalarını rica ettiler.
ils vinrent les apaiser, et ils les mirent en liberté, en les priant de quitter la ville.

samiriyeliler ona gelip yanlarında kalması için rica ettiler. o da orada iki gün kaldı.
aussi, quand les samaritains vinrent le trouver, ils le prièrent de rester auprès d`eux. et il resta là deux jours.

bu arada öğrencileri ona, ‹‹rabbî, yemek ye!›› diye rica ediyorlardı.
pendant ce temps, les disciples le pressaient de manger, disant: rabbi, mange.

bu nedenle, uğrunuza çektiğim sıkıntılar karşısında yılmamanızı rica ediyorum. bunlar size yücelik kazandırır.
aussi je vous demande de ne pas perdre courage à cause de mes tribulations pour vous: elles sont votre gloire.

gerçekte bütün makedonyadaki kardeşlerin hepsini seviyorsunuz. kardeşler, size rica ediyoruz, bu konuda daha da ilerleyin.
et c`est aussi ce que vous faites envers tous les frères dans la macédoine entière. mais nous vous exhortons, frères, à abonder toujours plus dans cet amour,

o zaman gerasa yöresinden gelen bütün kalabalık büyük bir korkuya kapılarak İsanın yanlarından ayrılmasını rica ettiler. o da geri dönmek üzere tekneye bindi.
tous les habitants du pays des géraséniens prièrent jésus de s`éloigner d`eux, car ils étaient saisis d`une grande crainte. jésus monta dans la barque, et s`en retourna.

İki tekneden simuna ait olanına binen İsa, ona kıyıdan biraz açılmasını rica etti. sonra oturdu, teknenin içinden halka öğretmeye devam etti.
il monta dans l`une de ces barques, qui était à simon, et il le pria de s`éloigner un peu de terre. puis il s`assit, et de la barque il enseignait la foule.

hadım, ‹‹biri bana yol göstermedikçe nasıl anlayabilirim ki?›› diyerek filipusun arabaya binip yanına oturmasını rica etti.
il répondit: comment le pourrais-je, si quelqu`un ne me guide? et il invita philippe à monter et à s`asseoir avec lui.

rica ederim . Şuan için her şey yolunda nadara hanım. safwane derse katılımı ve verilen komutlara uyumu güzel. derslerde biraz hareketli oluyor bazen. sizden ricam öğrendiğimiz konuları tekrar etmesi için,whatsap üzerinden gönderdiğim videoları izletebilmeniz.
je vous en prie . tout va bien pour l'instant, madame nadara. la participation de safwane à la leçon et sa conformité aux commandes données sont bonnes. parfois, les cours sont un peu agités. je vous demande de regarder les vidéos que j'ai envoyées sur whatsapp afin qu'elles puissent répéter les sujets que nous avons appris.