Hai cercato la traduzione di yaratabileceğini da Turco a Inglese

Traduzione automatica

Imparare a tradurre dagli esempi di traduzione forniti da contributi umani.

Turkish

English

Informazioni

Turkish

yaratabileceğini

English

 

Da: Traduzione automatica
Suggerisci una traduzione migliore
Qualità:

Contributi umani

Da traduttori professionisti, imprese, pagine web e archivi di traduzione disponibili gratuitamente al pubblico.

Aggiungi una traduzione

Turco

Inglese

Informazioni

Turco

ve bir kişinin bile tek başına çok büyük bir fark yaratabileceğini öğrendim.

Inglese

and i learned that one person can make a huge difference.

Ultimo aggiornamento 2015-10-13
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

ama bundan önemlisi görsel bir anlatıyı nasıl yaratabileceğini bilmen gerekiyor.

Inglese

but even more importantly, you need to know how to create a visual narrative.

Ultimo aggiornamento 2015-10-13
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

hala bu olayı açıklamaya ve bu olayın nasıl bir evrimsel avantaj yaratabileceğini anlamaya çalışıyoruz.

Inglese

we're still trying to explain and come to terms with what is the evolutionary advantage of this.

Ultimo aggiornamento 2015-10-13
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

ab içindeki bazı kesimler sorunun ülkenin 2007'de beklenen üyeliğinde sorun yaratabileceğini öne sürdüler.

Inglese

some within the eu have suggested the problem could pose an obstacle to the country's accession, expected in 2007.

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

dün mallika sarabhai müziğin bize verilmiş olana kıyasla, farklılıkları daha hoş gören bir dünya yaratabileceğini gösterdi.

Inglese

yesterday, mallika sarabhai showed us that music can create a world more accepting of difference than the one we have been given.

Ultimo aggiornamento 2015-10-13
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

ancak tarihçiler, milliyetçi tabanlı bu algının bölgede yeniden güç kazanan türkiye ile ilişkilerde uzun vadeli etki yaratabileceğini savunuyorlar.

Inglese

however, historians argue that this nationalist-based perception could have a long-term impact on relations with a resurgent turkey in the region.

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

farklı seçimler yaparak, gıdalarımızı yerel üreticilerden ya da doğrudan hayatımız boyunca tanıdığımız komşularımızdan alarak hepimizin fark yaratabileceğini bilmenizi istiyorum.

Inglese

i want you to know that we can all make a difference by making different choices, by buying our food directly from local farmers, or our neighbors who we know in real life.

Ultimo aggiornamento 2015-10-13
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

ancak kosova toplumsal araştırma derneği siyaset araştırmacılarından liridon Şefketi, setimes'a yatırım karşılığında vatandaşlık vermenin sorun yaratabileceğini söyledi.

Inglese

but liridon shefqeti, political researcher from the kosovo society for social research, told setimes that offering citizenship for investments could pose problems.

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

bu benim şahsi tavrım ve içinde bulunduğumuz siyasi ortamı ve bugün son derece emin olduğumuz niteliklerin sc için ne gibi siyasi ve kurumsal sonuçlar yaratabileceğini anlayanların tavrıdır."

Inglese

it is my personal position and position of those who understand the political ambience we are in and what political and institutional consequences for rs can be created by qualifications that are very certain today."

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Attenzione: contiene formattazione HTML nascosta

Turco

bago ve ekibi 1990'lardaki ihtilafın sonuçlarının ülkenin zor durumdaki ekonomisini hala olumsuz yönde etkilemeye devam ettiğini belirtmesine karşın, kendisi ve ekibinin bir fark yaratabileceğini düşünüyor.

Inglese

bago and his team say the consequences of the 1990s conflict still haunt the country's struggling economy, but he thinks that he and his team can make a difference.

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 2
Qualità:

Turco

düzgün şekilde çözülmedikleri takdirde bunların yeni sorunlara yaratabileceğini belirten togo, karadağ'da yapılana yakın tarihli referandumu, meseleleri ihtilafsız şekilde çözmenin olumlu bir örneği olarak gösterdi.

Inglese

if not addressed properly, they could prompt new problems, he said, pointing to the recent referendum in montenegro as a positive example of how to resolve issues without conflict.

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 2
Qualità:

Turco

kosova avrupa hareketi'nin başkanı behlul bekay, sırbistan'a verilecek aday statüsünün, belli şartlar altında olmak kaydıyla kosova ile ilişkiler üzerinde olumlu etki yaratabileceğini söyledi.

Inglese

the president of the european movement in kosovo, behlul beqaj, said candidate status for serbia can have a positive impact on relations with kosovo, but under certain conditions.

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Turco

slovenya, hırvatistan'ın aralarındaki tartışmalı ortak deniz ve kara sınırlarının haritaları da dahil olmak üzere brüksel'e sunduğu belgelerin, sınır anlaşmazlığına ilişkin bir çözümde önyargı yaratabileceğini savunuyor.

Inglese

slovenia argues that documents croatia has submitted to brussels, including maps of their disputed common sea and land boundaries, could prejudge a settlement to their border dispute.

Ultimo aggiornamento 2016-01-20
Frequenza di utilizzo: 2
Qualità:

Turco

göğüs hastalıkları polikliniğinde hafif ve orta şiddette ancak bazı durumlarda uyunç sorunu yaratabilecek yan etkiler saptanmıştır.

Inglese

most of the adverse reactions were of limited intensity but some of these side effects might effect patients comp­liance.

Ultimo aggiornamento 2013-01-11
Frequenza di utilizzo: 1
Qualità:

Ottieni una traduzione migliore grazie a
7,726,944,151 contributi umani

Ci sono utenti che chiedono aiuto:



I cookie ci aiutano a fornire i nostri servizi. Utilizzando tali servizi, accetti l'utilizzo dei cookie da parte nostra. Maggiori informazioni. OK