検索ワード: stanza (イタリア語 - トルコ語)

stanza
kamer

mia stanza scen
kendi odanı yar

accedi alla stanza
odaya katıl

partite nella stanza
odadaki oyunlar

password della stanza:
oda parolası:

numero di stanza: %1
oda numarası:% 1

inserisci il tuo nick per la stanza %1
lütfen% 1 odası için takma adınızı girin

ci sono dieci persone in questa stanza.
bu odada on kişi var.

inserisci il nuovo nick che vuoi avere nella stanza %1
lütfen% 1 odasında kullanılacak yeni bir takma ad girin

una stanza senza libri è come un corpo senza anima.
kitapsız bir oda, ruhsuz bir beden gibidir.

non puoi entrare nella stanza %1 perché sei stato messo al bando
% 1 odasına katılamazsınız çünkü yasaklısınız

la cosa mi dispiacque molto e feci gettare fuori dalla stanza tutte le masserizie appartenenti a tobia
buna çok canım sıkıldı. toviyanın bütün eşyalarını odadan attım.

non puoi entrare nella stanza %1 poiché è stato raggiunto il numero massimo di utenti
% 1 odasına katılamazsınız çünkü en yüksek kullanıcı sayısına ulaşıldı

là pose una tenda per il sole che esce come sposo dalla stanza nuziale, esulta come prode che percorre la via
hiçbir şey gizlenmez sıcaklığından.

egli mi disse: «la stanza che guarda a mezzogiorno è per i sacerdoti che hanno cura del tempio
adam bana, ‹‹güneye bakan oda tapınakta hizmet görecek kâhinler için›› dedi,

c'era anche una stanza con la porta vicino ai pilastri dei portici; là venivano lavati gli olocausti
İç avlu girişlerindeki eyvanların yanında kapısı eyvana açılan bir oda vardı. yakmalık sunular burada yıkanıyordu.

tornai a gerusalemme e mi accorsi del male che eliasìb aveva fatto in favore di tobia, mettendo a sua disposizione una stanza nei cortili del tempio
ve yeruşalime döndüm. o zaman elyaşivin yaptığı kötülüğü öğrendim. tanrı tapınağının avlusunda toviyaya oda vermişti.

due donne addormentate sotto una coperta imbottita / in una stanza con un paravento dipinto, una pittura su rotolo e una lanterna di carta.
İki kadın kağıt fener, kıvrılmış resim bulunan ve camları boyanmış bir odada yorgana sarınmış uyuyorlar.

essi poi si recarono dal re nell'appartamento interno, dopo aver riposto il rotolo nella stanza di elisamà lo scriba, e riferirono al re tutte queste cose
tomarı yazman elişamanın odasında bırakıp avluda bulunan kralın yanına gittiler. ona duydukları her sözü ilettiler.

l' ambiente verse è fatto per la poesia. separa le righe di ogni stanza con\\\\, e usa una o più righe in bianco per separare le stanze.
verse (şiir) ortamı şiir yazmak için tasarlanmıştır. mısraları birbirinden\\\\ ile ayırın ve bir veya daha fazla boş satır ile mısralar arasında boşluk bırakın.