検索ワード: prostorijama (クロアチア語 - トルコ語)

jedina osoba u prostorijama novina bio je čuvar, koji je ostao neozlijeđen.
gazetenin bürolarının içinde bulunan tek kişi, olaydan yara almadan kurtulan güvenlik görevlisiydi.

prekršitelji mogu biti kažnjeni sa 14 eura, dok nadzornik u radnim prostorijama mora platiti 69 eura.
yasayı çiğneyenler 14 avro para cezasına mahkum edilirken, işyeri amirinin 69 avro ödemesi gerekiyor.

makedonija je pokrenula snažan it sustav na posebnoj ceremoniji u prostorijama državnog statističkog ureda.
makedonya güçlü bilişim sistemini devlet İstatistik dairesi binasında düzenlenen özel bir törenle başlatmıştı.

više desetaka škola i vrtića bilo je zatvoreno u srijedu jer su temperature u prostorijama bile ispod zakonskog minimuma.
kapalı mekanlardaki sıcaklığın yasal asgari sınırın altına düşmesiyle, düzinelerce okul ve anaokulu Çarşamba günü kapandı.

bogoslužje u privatnom stanu je prekršaj po makedonskom zakonu koji zabranjuje obnašanje vjerske službe u prostorijama izvan crkvenog posjeda.
apartman dairesinde dini tören yapma, dini mekanlar dışında dini tören yapılmasını yasaklayan makedon yasalarına göre suç sayılıyor.

sadašnjim zakonom o pušenju u hrvatskoj, koji je proveden 2006. godine, zabranjuje se pušenje samo u radnim prostorijama.
hırvatistan'da sigara içilmesine ilişkin 2006 yılında kabul edilen yasada yalnızca işyerlerinde sigara içilmesi yasaklanıyor.

rudina hoxha, nastavnica u draču, na slaže se, ističući kako se u cijelosti protivi isticanju vjerskih simbola u školskim prostorijama.
durres'li bir öğretmen olan rudina hoca, okul sınırları içinde dini simgeler kullanılmasına tamamen karşı olduğunu söyleyerek buna itiraz ediyor.

međutim, nekako je čudno da je on potpisan u zatvorenim prostorijama u turskoj koja je bila prva zemlja potpisnica, dok su takvi slučajevi u stvarnom životu zanemareni.
ancak bu anlaşma, bugün ilk imzadar ülke olarak türkiye'de kapalı odalarda imzalanırken, gerçek yaşamdaki olayların gözardı ediliyor olması biraz garip.

kad izlaze u vanjsko predvorje k narodu, neka svuku haljine u kojima su služili i neka ih ostave u prostorijama svetišta, a neka obuku druge haljine, da ne posvete puk svojim haljinama.
dış avluya halkın yanına çıkmadan önce, hizmet ederken giydikleri giysileri çıkarıp kutsal odalara koyacak, başka giysiler giyecekler. Öyle ki, o giysilerin kutsallığını halka geçirmesinler.

međutim, takva je bila scena i u prostorijama sdp-a, gdje su članovi stranke uživali u "unplugged" koncertu hrvatskog rock sastava.
ancak parti üyelerinin bir hırvat rock grubunun verdiği akustik konseri dinledikleri sdp ofislerinde de durum aynıydı.

"bdp će ove godine doseći oko 4 posto, što predstavlja dobru osnovu za gospodarski razvoj u predstojećem razdoblju", rekao je tijekom prezentacije u prostorijama citigroupa u londonu.
citigroup’un londra’daki merkezinde yaptığı bir sunuşta buckovski, “bu yıl gsyİh yaklaşık yüzde 4 oranında büyüyecek. bu da önümüzdeki dönem için ekonomik kalkınma açısından iyi bir temel teşkil edecek”, dedi.

"ne želim pojašnjavati svojem trogodišnjem sinu svenu, koji je zaljubljen u esmu [njegovu muslimansku prijateljicu iz odjeljka], zašto odjednom moraju sjediti u različitim prostorijama.
bir yahudi ile evli bir bosnalı müslüman olan vedrana pinjo-neuschul yazısında, "[sınıf arkadaşı] esma'ya aşık olan 3 yaşındaki oğlum sven'e neden birdenbire ayrı sınıflarda okumaları gerektiğini açıklamak istemiyorum.

diljem podgorice, glavnog grada crne gore, izgradnja i obnova komercijalnih zgrada -- s poslovnim prostorijama, stanovima i luksuznim prodavaonicama -- uobičajen je prizor, kao što je i preuređenje i modernizacija privatnih vila.
başkent podgorica'da ticari bina -işyerleri, daireler ve lüks dükkanlarla- inşaat ve restorasyonu, müstakil evlerin yeniden biçimlendirilmesi ve modernizasyonuyla birlikte sık rastlanan bir manzara.