検索ワード: circuncidado (スペイン語 - トルコ語)

al octavo día será circuncidado el prepucio de su hijo
Çocuk sekizinci gün sünnet edilmeli.

su hijo ismael tenía 13 años cuando fue circuncidado su prepucio
oğlu İsmail on üç yaşında sünnet oldu.

pero todo esclavo que alguien haya comprado por dinero comerá de ella después que lo hayas circuncidado
ama satın aldığınız köleler sünnet edildikten sonra ondan yiyebilir.

y otra vez declaro a todo hombre que acepta ser circuncidado, que está obligado a cumplir toda la ley
sünnet edilen her adamı bir daha uyarıyorum: kutsal yasanın tümünü yerine getirmek zorundadır.

deberá ser circuncidado el nacido en tu casa y el comprado con tu dinero. así estará mi pacto en vuestra carne como pacto perpetuo
evinizde doğan ya da satın aldığınız her çocuk kesinlikle sünnet edilecek. bedeninizdeki bu belirti sonsuza dek sürecek antlaşmamın simgesi olacak.

"he aquí, vienen días, dice jehovah, en que traeré el castigo sobre todo circuncidado y sobre todo incircunciso
‹‹yalnız bedence sünnetli olanları cezalandıracağım günler geliyor›› diyor rab.

circuncidado al octavo día, del linaje de israel, de la tribu de benjamín, hebreo de hebreos; en cuanto a la ley, fariseo
sekiz günlükken sünnet oldum. İsrail soyundan, benyamin oymağından, özbeöz İbraniyim. kutsal yasaya bağlılık derseniz, ferisiydim.

¿fue llamado alguien ya circuncidado? no disimule su circuncisión. ¿ha sido llamado alguien incircunciso? no se circuncide
biri sünnetliyken mi çağrıldı, sünnetsiz olmasın. bir başkası sünnetsizken mi çağrıldı, sünnet olmasın.

a los ocho días de nacido será circuncidado todo varón de entre vosotros, a través de vuestras generaciones; tanto el nacido en casa como el comprado con dinero a cualquier extranjero que no sea de tu descendencia
evinizde doğmuş ya da soyunuzdan olmayan bir yabancıdan satın alınmış köleler dahil sekiz günlük her erkek çocuk sünnet edilecek. gelecek kuşaklarınız boyunca sürecek bu.

si algún extranjero que reside entre vosotros quisiera celebrar la pascua de jehovah, que sea circuncidado todo varón de su familia. entonces podrá celebrarla, y será como el natural de la tierra. pero ningún incircunciso comerá de ella
yanınızdaki yabancı bir konuk rabbin fısıh bayramını kutlamak isterse, önce evindeki bütün erkekler sünnet edilmeli; sonra yerel halktan biri gibi İsrail halkına katılıp bayramı kutlayabilir. ama sünnetsiz biri fısıh etini yemeyecektir.

aquellos que quieren tener el visto bueno en la carne os obligan a ser circuncidados, solamente para no ser perseguidos a causa de la cruz de cristo
bedende gösterişe önem verenler, yalnız mesihin çarmıhı uğruna zulüm görmemek için sizi sünnet olmaya zorluyorlar.