プロの翻訳者、企業、ウェブページから自由に利用できる翻訳レポジトリまで。
翻訳の追加
öz
essenza
最終更新: 2009-07-01 使用頻度: 1 品質: 参照: Translated.com
Öz:
argomento:
最終更新: 2011-10-23 使用頻度: 1 品質: 参照: Translated.com
Öz annesinden, öz babasından,
da sua madre e da suo padre,
最終更新: 2014-07-03 使用頻度: 1 品質: 参照: Translated.com
cinleri öz ateşten yarattı.
e i dèmoni da fiamma di un fuoco senza fumo.
annemin öz oğullarına uzak kaldım.
per te io sopporto l'insulto e la vergogna mi copre la faccia
最終更新: 2012-05-05 使用頻度: 1 品質: 参照: Translated.com
Öz alınmış lanmanager parolasını sakla
salva l' hash della password lanmanager
erol Öz, gökçen eraslanemail of translators
andrea rizzi, dario panico, federico cozziemail of translators
allah, öz yardımıyla dilediğini destekler.
ebbene, allah presta il suo aiuto a chi vuole.
bir gün ki o, kişi öz kardeşinden kaçar,
il giorno in cui l'uomo fuggirà da suo fratello,
de ki: "o, sizin öz benliklerinizdendir."
di': “viene da voi stessi”.
最終更新: 2014-07-03 使用頻度: 1 品質: 参照: Translated.com警告:見えない HTML フォーマットが含まれています
"ey rabbimiz, dediler, öz benliklerimize zulmettik.
dissero: “o signor nostro, abbiamo mancato contro noi stessi.
ama öz benliklerini hüsrana uğratan bunlar, iman etmezler.
coloro che non credono, preparano la loro rovina.
kendilerine kitap verdiklerimiz, onu öz oğullarını tanıdıkları gibi tanırlar.
coloro ai quali abbiamo dato la scrittura, lo riconoscono come riconoscono i loro figli.
aslında onlar öz benliklerinden başkasına oyun oynamıyorlar ama farkında değillir.
ma tramano solo contro loro stessi e non ne sono coscienti!
allah onlara asla zulmetmedi, lâkin onlar kendi öz canlarına zulmettiler.
giunsero con prove evidenti messaggeri della loro gente: non fu allah a far loro torto, furono essi a far torto a se stessi.
allah, insanlara hiçbir şekilde zulmetmez. ama insanlar öz benliklerine zulmediyorlar.
in verità allah non commette nessuna ingiustizia verso gli uomini, sono gli uomini che fanno torto a loro stessi.
allah onlara zulmediyor değildi; aksine, öz benliklerine onlar zulmediyorlardı.
non fu allah ad essere ingiusto con loro, sono loro che lo furono nei loro stessi confronti.
onların yüklerini hazırlatırken su tasını (öz) kardeşinin yükünün içine koydu.
dopo che li ebbe riforniti, fece nascondere una coppa nei bagagli di suo fratello.
Öz benliklerinizi ayıplamayın/kendi nefislerinizde ayıplar aramayın; birbinize lakaplar yakıştırmayın.
com'è infame l'accusa di iniquità rivolta a chi è credente !
"oku kitabını! bugün sana hesap sorucu olarak öz benliğin yeter."
[gli sarà detto:] “leggi il tuo scritto: oggi sarai il contabile di te stesso”.