検索ワード: çöplükte (トルコ語 - クロアチア語)

sonuç olarak da, geri dönüştürülebilecek atıklar çöplükte son buluyordu.
kao rezultat toga, otpad koji je mogao biti recikliran završavao je na deponiju.

emekli, hükümeti suçladı ve çöplükte yiyecek aramaktansa ölmeyi tercih ettiğini söyledi.
umirovljenik je okrivio vladu te je poručio da je odabrao smrt radije nego da kopa po smeću u potrazi za hranom.

77 yaşındaki dimitris hristoulas mektubunda, çöplükte yiyecek aramayı veya ailesine yük olmayı kendisine yediremediğini söyledi. [reuters]
u svojoj poruci, 77-godišnji dimitris christoulas rekao je da ne može podnijeti da prebire po smeću u potrazi za hranom ili da postane teret svojoj obitelji. [reuters]

hristoulas geride bıraktığı mektupta, hastalıklara karşı ilaç alacak parası olmadığını ve "çöplükte yiyecek arama ve çocuğuna yük olma" fikriyle yüzleşemeyeceğini söyledi.
za sobom je ostavio poruku u kojoj se navodi kako si ne može priuštiti lijekove niti se suočiti s idejom "prekapanja po kontejnerima za smeće da bi pronašao hranu i da bude na teret svojem djetetu".

bir gün sonra yapılan bir telefon konuşmasında, eski generalin popoviç'e kardeşleri kimliği belirsiz içişleri bakanlığı personeline teslim etmesini emrettiği, bu kişilerin de kardeşleri yakınlardaki bir çöplükte öldürdükleri bildiriliyor.
u telefonskom razgovoru dan kasnije, bivši general zapovjedio je, kako se navodi, popoviću da preda braću neidentificiranim pripadnicima ministarstva unutarnjih poslova koji su ih kasnije ubili na obližnjem deponiju smeća.

ancak husiç, "bh'nin doğal güzelliğini korumayı ve onu doğal bir çöplük haline getirmemeyi öğrenmek" gerektiği yönündeki kaygısını da dile getiriyor.
međutim, husić također izražava zabrinutost da postoji potreba "da se nauči voditi računa o prirodnim ljepotama bih, kako se one ne bi pretvorile u divlja smetlišta".