検索ワード: karşılaştırılabilir (トルコ語 - スウェーデン語)

buna karşın, karşılaştırılabilir veri sunan birkaç
i de fåtal länder som redovisar jämförbara uppgifter är däremot användningen av hallucinogena svampar större än användningen av lsd.

avrupa’daki rakamlar dünyanın diğer bölgeleriyle karşılaştırılabilir.
siffrorna för europa kan jämföras med dem som redovisas i andra delar av världen.

ancak bu çeşitli çalışmaların sonuçları bilimsel olarak karşılaştırılabilir sonuçlar değildir.
resultaten av dessa olika undersökningar är dock inte vetenskapligt jämförbara.

) durumları kaydedecek hassas ve karşılaştırılabilir sistemlerin eksikliği bu alanda bulunabilen verileri sınırlamaktadır.
den mest betydelsefulla nya utvecklingen 2005 var uppdykandet och den snabba spridningen av det nya psykoaktiva ämnet 1-(3-klorofenyl)piperazin (mcpp). mcpp är en aryl-substituterad piperazin, precis som benzylpiperazin (bzp) som är ett ämne som övervakas genom förvarningssystemet sedan 1999.

2000 ve 2005 arasında, enflasyona göre düzenlenmiş ortalama eroin fiyatları, karşılaştırılabilir veri sağlayan 18 ülkenin çoğunda düşmüş görünmektedir.
mellan 2000 och 2005 förefaller de inflationsjusterade genomsnittliga heroinpriserna ha minskat i de flesta av de 18 länder som har redovisat jämförbara uppgifter.

bununla beraber, her önleme stratejisi, kanıt temelli bir müdahale olup olmadığının belirlenmesi amacıyla, birikmiş kanıtlarla karşılaştırılabilir.
däremot kan alla preventionsstrategier sättas i relation till de samlade bevis som finns, så att man kan avgöra om insatsen i fråga är evidensbaserad eller inte.

bununla beraber, veriler, her daim karşılaştırılabilir olmayan bir dizi farklı kaynaktan geldiğinden, ülkeler arasında hassas karşılaştırmalar yapmak güçleşmektedir.
men uppgifterna kommer från en rad olika källor, vilka inte alltid är jämförbara eller tillförlitliga och det blir därmed svårt att göra korrekta jämförelser mellan länderna.

konuya ilişkin ulusal yaklaşımlar büyük farklılıklar gösteriyor ve uyuşturucu, uyuşturucu bağımlılığı ve bunların sonuçlarıyla ilgili olarak avrupa düzeyinde güvenilir ve karşılaştırılabilir bilgi eksikliği bulunuyordu.
de nationella strategierna i frågan var mycket varierande och det saknades tillförlitlig och jämförbar information på europeisk nivå om narkotika, narkotikamissbruk och konsekvenser av detta.

bununla beraber, veriler, her zaman karşılaştırılabilir olmayan, çok çeşitli kaynaklardan gelmekte olup, ülkeler arasında hassas karşılaştırmalar yapılmasını güçleştirmektedir.
dessa uppgifter kommer dock från en rad olika källor som inte alltid är jämförbara, vilket försvårar exakta jämförelser mellan länder.

espad, sonuçların karşılaştırılabilir olmasını sağlamak için, 15-16 yaşındaki okul çocuklarından oluşan ulusal temsil değeri olan örnekler arasında standartlaştırılmış yöntemler ve araçlar kullanmaktadır.
användning av olagliga droger, inklusive cannabis, sker främst bland unga.

zaman içerisinde, son 30 gün içinde sigara kullanımına ilişkin hafif bir düşüş gözlemlenebilir olup, dört dalganın tümü için karşılaştırılabilir verilere sahip espad ülkelerinde 1995 ve 2007 yılları arasında toplam ortalama yaygınlık oranı yüzde dört puan düşmüştür.
Över tid kan en liten minskning av rökningen under de senaste 30 dagarna konstateras, eftersom den totala genomsnittliga prevalensen minskat med fyra procentenheter mellan 1995 och 2007 i espad-länder med jämförbara uppgifter från alla fyra insamlingsomgångarna.

bununla beraber, araştırma verileri, çoğunlukla bazı uyuşturucu kullanımı şekillerine dair raporlama sağlamakta yetersiz olup, elde veri bulunsa dahi, karşılaştırılabilir raporlama standartları geliştirmek için daha fazla çalışma yapmak gereklidir.
vissa former av drogmissbruk är dock dåligt redovisade i enkätuppgifterna och även om det finns vissa uppgifter måste insatser göras för att utveckla jämförbara rapporteringsnormer.

ne var ki, avrupa’nın komşu bölgelerini kapsayan çevresel eğilim analizlerinin çoğunlukla, zaman ve mekân düzleminde karşılaştırılabilir nitelikte, güvenilir verilerden ve göstergelerden yoksun olduğunu belirtmekte yarar vardır.
för arktis finns ett antal miljömässiga avtal och konventioner, samt lagstiftning för sjöfart och industri som bildar en bakgrund för politiska överlägningar inom ramen för eu:s politik för arktis: eu har tagit de första stegen mot en politik för arktis, men fortfarande finns ingen heltäckande politisk strategi.

avrupa Çevre ajansı (aÇa; european environment agency) kendini çevre hakkında objektif, güvenilir ve karşılaştırılabilir bilgiler sunma hedefine adamış bir avrupa kamusal organıdır.
europeiska miljöbyrån (eea) är ett organ inom europeiska unionen. vår uppgift är att tillhandahålla objektiv, tillförlitlig och jämförbar miljöinformation.

8 merkezi viyana’da olan avrupa irkçılık ve yabancı düşmanlığını İzleme merkezi’nin (eumc) temel hedefi, ab ve Üye devletlerin ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı önlemler almaları veya eylem planları oluşturmalarına yardımcı olmak için, topluluk ve Üye devletlere ab’de ırkçılık ve yabancı düşmanlığı hakkında tarafsız, güvenilir ve karşılaştırılabilir bilgiler sunmaktır.
8 europeiskt centrum för övervakning av rasism och främlingsfientlighet (eumc) i wien skall i första hand förse gemenskapen och medlemsstaterna med objektiv,tillförlitlig och jämförbar information om rasism, främlingsfientlighet och antisemitism i eu.