検索ワード: çarptırıldığı (トルコ語 - スロバキア語)

yoksa şimdiye kadar bir kulun çarptırıldığı en yüksek cezaya çarptırılırsın.
alebo sa priprav na prísnejší trest, ako ktokoľvek z nás pozná.

yunan mitolojisine göre, öldükten sonra cenaze töreni yapılmayanların ölümsüzlük cezasına çarptırıldığı cehennem ırmağı.
... ľudis z gréckej mytológie, ktorých nepochovali, boli odsúdení sa túlať po jej brehoch... celú večnosť.

Ömür boyu hayatını geçirme cezası ile çarptırıldığı o yerde, yalnız başınaydı güzel karısının portresi ile birlikte.
tam stráviť zvyšok života je odsúdený, sám s obrazom svojej nádhernej ženy.

İdam cezasına çarptırıldıktan sonra, odadan dışarı çıkartılırken arkama baktım ve morgana'nın gülümsediğini gördüm.
po tom čo ma odsúdili na smrť, odvliekli ma obzrela som sa - a prisahám, že som videla ako sa morgana usmieva.