検索ワード: bizim çocuklar kendi seçimini yapar (トルコ語 - 英語)

Çocuklar kendi projelerini yönetebilir.
children can lead their projects.

bizim çocuklar okulda; sizinkiler nerede?
our children are at school; where are yours?

Çocuklar kendi erector set'leriyle oynuyorlar.
the boys are playing with their erector set.

ve sonra o çocuklar, kendi ebeveynlerine öğretiyor.
and after, the children teach their parents.

bizim çocuklar köpek sever ama ben kediyi tercih ederim.
our children like dogs, but i prefer cats.

1.Çocuklar, kendi iyilikleri için gereken korunmayıve bakımıalma hakkınasahiptir.
1.children shall have the right to such protection and care as is necessary fortheir well-being.

Çocukların kendi sözleriyle
in their own words

her çocuk kendi diplomasını aldı.
each boy has received his diploma.

o çocuklarını kendi etrafına topladı.
he gathered his children around him.

biz çocuklar bir arkadaşımızın evinde toplanmıştık.
we the children had gathered at a friend's house.

biz çocuklar için noel hediyesi almaya başlamalıyız.
we should start getting christmas gifts for the children.

23 yaşında kendi seçimiyle avusturya vatandaşı oldu.
he chose to become an austrian citizen at age 23.

bizim çocuklarımızın onların çocuklarıyla okuması iyi değil.
it's not nice for our children to study with their children.

bu koşullar altında çocuklar dünyayı anlamak için istatistik kullanıyorlar ama neticede bilim adamları aynı zamanda deney da yapar ve biz çocukların da yapıp yapmadığını öğrenmek istedik.
so in these circumstances, the children are using statistics to find out about the world, but after all, scientists also do experiments, and we wanted to see if children are doing experiments.

neler olduğu konusunda fikrimiz şu: gruplar halindeki çocuklar kendi kendilerini bilgisayar ve internet kullanmak konusunda eğitebilirler. ama hangi koşullarda?
so we thought that this is what was happening: that children in groups can self-instruct themselves to use a computer and the internet. but under what circumstances?

dilerim çocuklarını kendi yetiştiği gibi yetiştirmiştir, gerçek bir insan gibi!
i hope that she raised her children the way she was herself. as real people!

kendime imkansız bir hedef koydum: güney hindistan'da tamil dilini konuşan 12 yaşındaki çocuklar kendi kendilerine İngilizce biyoteknoloji öğretebilirler mi?
and i set myself and impossible target: can tamil speaking 12-year-old children in a south indian village teach themselves biotechnology in english on their own?

bizler, son dört nesildir yetişkinler çocuklarımızı kendi ebeveynlerinden daha kısa bir yaşam süresi ile ödüllendirdik.
we, the adults of the last four generations, have blessed our children with the destiny of a shorter lifespan than their own parents.

buradaki çocuk orta hindistan'da rajasthan köy'ünden, burada çocuklar kendi müziklerini yapıp bilgisayara kaydediyorlar ve sonra da birbirlerine dinletiyorlar ve bu sayede kendi kendilerine eğleniyorlar.
this boy here in the middle of central india -- this is in a rajasthan village, where the children recorded their own music and then played it back to each other and in the process, they've enjoyed themselves thoroughly.

benim amerikan bakış açıma göre, kendi seçimleri doğrultusunda mantıklı bir istekle gelen ve ücret ödeyen müşteri isteğinin karşılanmasını bekler
from my american perspective, when a paying customer makes a reasonable request based on her preferences, she has every right to have that request met.