プロの翻訳者、企業、ウェブページから自由に利用できる翻訳レポジトリまで。
o, karanlıktan faydalanarak kaçtı.
he escaped under cover of the darkness.
最終更新: 2014-02-01
使用頻度: 1
品質:
gulf akıntısından faydalanarak avrupa'ya yüzüyorlar.
they get in the gulf stream. they go all the way to europe.
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
global hayal gücümüzden, klişelerden, aklımızdan geçen düşüncelerden, tarihten faydalanarak imgeler yaratıyorum.
i take images from our global imagination, from cliché, from things we are thinking about, from history.
最終更新: 2015-10-13
使用頻度: 1
品質:
arnavutluk dışişleri bakanı ilir meta ve sırp mevkidaşı vuk jeremiç durumdan faydalanarak ikili ilişkiler için yasal bir çerçevenin temelini attılar.
albanian foreign minister ilir meta and his serbian counterpart, vuk jeremic, took advantage of the occasion to lay the foundation for establishing a legal framework for bilateral relations.
dolayısıyla, yaptığımız şeylerden bir tanesi genetik iyileştirme, genetiği değiştirme veyahut genetikten de faydalanarak gerçekleştirilen bildiğimiz seçici eşleştirme.
and so one of the things we've been doing is using genetic enhancement, or genetic manipulation, of normal selective breeding pushed a little bit through genetics.
bu amaçların projede yer alan tüm tasarım ve yapım grupları arasında sürekli iletişim ve kapsamlı proje yönetim yapısından faydalanarak etkili proje yönetim planının uygulanması ile gerçekleştirileceğinin farkındayız.
we know that these goals are achieved through implementation of an efficient project management plan utilizing a comprehensive project management structure and continuous communication between all design and construction groups involved in the project.
araştırmacılar bu gerçekten faydalanarak süngerden iki meme ucu yapıyorlar, böylelikle bebek eğer birini emerse bir kulaklıktan annesinin kaydedilmiş sesini duyacak, diğerinden emdiğinde ise yabancı bir kadının kaydedilmiş sesini duyacaktır.
researchers take advantage of this fact by rigging up two rubber nipples, so that if a baby sucks on one, it hears a recording of its mother's voice on a pair of headphones, and if it sucks on the other nipple, it hears a recording of a female stranger's voice.
oktar ve müritleri, türk yasalarındaki deliklerden faydalanarak, daha önce de google gruplar ve wordpress blogları da dahil olmak üzere önde gelen İnternet sitelerine İslamcı yazarlara hakaret edildiği iddiasıyla geçici yasaklar uygulatmayı başarmışlardı.
oktar and his followers, exploiting loopholes in turkish law, managed earlier to obtain temporary bans on leading internet sites, including google groups and wordpress blogs, citing alleged insults to islamist authors.
aynı şekilde farklı bir uygulama olarak doğal aydınlatma sistemi olan gün ışığı tüplerinin kullanılması da bir yöntemdir, bu uygulamaların yapılacağı yerlerde, gündüz saatlerinde doğal ışıktan faydalanarak enerji tasarrufu sağlayacak şekilde tesisat yapılmalı ve kumanda edilebilmelidir.
likewise, the use of sun light with a natural lighting system is a method as a different application. in the areas where these applications to be made, the installation should be performed and controlled in a way that shall provide energy conservation by benefiting from natural light in the daytime.
dolayısıyla gelen değişimin, olumlu olduğu gibi, olumsuz tarafları da var. tabii ki, şu anki ortamda, bu değişimden faydalanarak, küresel olayları etkilemeye çalışan devlet dışı gruplardan da kısaca bahsetmek gerek.
so, there are significant downsides to these changes as well as upsides. and of course, in the current environment, one need allude only lightly to the work of non-state actors trying to influence global affairs, and taking advantage of these.
1933 - 1939 arası, 15,000 ila 20,000 yahudi, paraguay'ın sebest göç kanunlarından faydalanarak nazi avrupası'ndan kaçıp almanya, avusturya ve Çekoslovakya'dan ayrıldı.
between 1933 and 1939, between 15,000 and 20,000 jews from germany, austria and czechoslovakia took advantage of paraguay's liberal immigration laws to escape from nazi-occupied europe.