検索ワード: gardiyan (トルコ語 - 英語)

gardiyan tom'u yakaladı.
the guard grabbed tom.

tutuklu ya da gardiyan olarak rastgele atadık.
randomly assigned them to be prisoner and guard.

hükümlü o tarihlerde gardiyan olarak görev yapıyordu.
he was a guard there at the time.

44 yaşındaki bala ise kampta komutan ve gardiyan olarak görev yapıyordu.
bala, 44, served as commander and guard at the camp.

eğer gardiyan değilseniz "bazı işler hapisanedir" cümlesi anlam olarak yanlıştır.
now, unless you're a prison guard, the sentence "some jobs are jails" is literally false.

(gardiyan çavuş, koro, lescaut, manon, des grieux: "rosetta!
") but lescaut inspires pity for manon (sergeant, chorus, lescaut, manon, des grieux: "rosetta!

: tv dizisinde, larva; miyu'yla gardiyan olmasından sonra karşı karşıya gelir.
in the tv series, larva faces miyu after she has become the guardian.

banoviç, 20 haziran 1992'den 6 ağustos 1992'ye kadar burada gardiyan olarak hizmet verdi.
he served as a guard there between 20 june 1992 and 6 august 1992.

34 yaşındaki musliu lapusnik esir kampının komutanıydı ve zaman zaman gardiyanlık yapıyordu. 44 yaşındaki bala ise kampta komutan ve gardiyan olarak görev yapıyordu.
musliu, 34, was a commander at the lapusnik prison camp, at times acting as a guard. bala, 44, served as commander and guard at the camp.

bir ay sürecek acil gardiyan 2003 isimli tatbikat boyunca, nato'nun söz konusu bölgedeki barış gücü operasyonlarını sürdürme yeterliliğinin artırılması hedefleniyor.
the month-long exercise, code-named rapid guardian 2003, aims to train and enhance the capabilities of nato reserve forces to carry out peacekeeping operations in this region.

savcılar miroslav mariyanoviç ve ante buhovac'ın 1993 yılında gardiyan olarak görev yaptıkları heliodrom kampında boşnak sivil ve savaş esirlerine karşı suç işlediklerini ileri sürüyorlar.
they say miroslav marijanovic and ante buhovac committed crimes in 1993 against bosniak civilians and prisoners of war at the heliodrom camp, where the two served as guards.

Şüpheliler, 1992 yılında altısının gardiyan olarak görev yaptığının bildirildiği manjaca'daki bir esir kampındaki sırp harici sivillere karşı işlendiği iddia edilen suçlarla itham ediliyorlar.
they are accused of alleged crimes committed against non-serb civilians at the manjaca detention camp in 1992, where the six were reportedly serving as guards.

gardiyan paul edgecombe'u tom hanks'in oynadığı filmde çocuk kalpli dev siyahi mahkûm john coffey'i michael clarke duncan canlandırıyordu.
released in 1999, the film was directed by darabont and starred tom hanks as paul edgecombe and michael clarke duncan as john coffey.

suçlunun iyi planlanmış firarı sonrasında, ona eşlik eden dokuz gardiyan da açığa alındı ve şu anda suçlamalarla karşı karşıya bulunuyorlar, foca cezaevi müdürü aleksandar cicmil'in de görevine son verildi.
in the wake of the war criminal's well-planned escape, all nine prison guards in his escort were suspended and now face criminal charges, while the head of the foca penitentiary, aleksandar cicmil, was dismissed.

sanıklardan yedisi hırvatistan'daki 1991-1995 savaşı sırasında split'teki lora askeri hapishanesinde gardiyan olarak görev yaparken, sekizincisi tomislav duiç kamp komutanıydı.
seven of the indictees were guards at the lora military prison in split during the 1991-1995 war in croatia and the eighth, tomislav duic, was the camp's commander.

* queen latifah - matron "mama" morton, cook county hapishanesi'nin gardiyanı.
*queen latifah as matron "mama" morton, the corrupt but nurturing matron of the cook county jail.