検索ワード: sıkışıklıkları (トルコ語 - 英語)

sıkışıklıkları minimize etmek
to minimize denseness

ve iyon kanalında meydana gelene benzer trafik sıkışıklıkları görmeye başlıyorsunuz,
and you start having the same kind of traffic jams that you have in the ion channel.

bu değerlendirme sayesinde, yolcu sıkışıklıkları sebebiyle oluşacak güvenlik riskleri asgariye indirilebilecek, istasyon planı optimize edilebilecek ve gelecekteki büyümeler için planlama yapılması mümkün olacaktır.
through this evaluation, the safety risks that occur due to shortage of passenger density shall be minimized, the station plan shall be optimized and it shall be possible to make planning for growth in the future.

pek çok diğeri gibi, kocev'ler de değişiklik taleplerine gerekçe olarak Üsküp'ün trafik sıkışıklıkları, hava kirliliği ve kalabalığını gösteriyor.
like many others, the kocevs cite skopje's traffic jams, air pollution and crowding as prompting their quest for change.

ve sonra, televizyonunun üzerinde bir silah olan bir medeniyete ulaşıyoruz. sonra trafik sıkışıklıkları, güç sistemleri, ve bazı dijital noktalar -- bizi nereye götürecek, hiçbir fikrim yok.
and then we get to the civilization above the little tv set with a gun on it. then traffic jams, and power systems, and some dots for digital. where it's going to lead -- i have no idea.

trafik sıkışıklığı
traffic jams