検索ワード: gunshots (英語 - トルコ語)

suddenly, there were gunshots.
birden silah sesleri duyuldu.

she heard gunshots every night.
o her gece silah sesi duyar.

tom said he heard gunshots last night.
tom dün gece silah atışları duyduğunu söyledi.

but here, we improvise these items, like the gunshots.
fakat burada, bu araçları doğaçlama yapıyoruz, misal silah atışları.

gunshots rang out, and the boy died a few hours later.
silahlar ateşlendi ve çocuk birkaç saat sonra öldü.

gunshots coming from the serb-dominated north were also reported.
sırp nüfusun yoğunlukta olduğu kuzey kesiminden silah sesleri geldiği de bildirildi.

during the weekend clash, gunshots erupted, injuring one person.
hafta sonu meydana gelen çatışmada silahlar patlamış ve bir kişi yaralanmıştı.

gunshots were fired and eulex confirmed that one french gendarme was wounded in the leg.
eulex, silahla ateş de edilen olaylarda, fransız bir jandarmanın bacağından yaralandığını doğruladı.

on october 6, 1975 leighton and his wife were severely injured by gunshots while in exile in rome.
bu görüşmeden sonra 6 ekim 1975 günü leighton ve eşi roma'da bombalı bir saldırı sonucu öldürülecektir.

prosecutors also released a recorded call by a witness to the police, a taxi driver who claimed to have heard gunshots at the scene.
savcılar ayrıca, olay yerinde silah sesleri duyduğunu söyleyen görgü tanığı bir taksi şoförünün polise ettiği telefonun kayıtlarını da açıkladılar.

so when the echo of the gunshots had lingered, it was soon drowned by the chanting of the mob, and i didn't believe what i was hearing.
silah sesleri duyulmaya devam ederken kısa sürede kalabalığın sloganları bu sesleri bastırmaya başladı, ve duyduklarıma inanamadım.

krsmanovic said he was near the serbian government building on 12 march 2003 when he heard two gunshots, and that another suspect, ninoslav konstantinovic, later told him that jovanovic had fired the shots.
krsmanoviç, 12 mart 2003 tarihinde iki silah sesini duyduğunda sırp hükümet binası yakınlarında olduğunu ve ninoslav konstantinoviç adlı diğer bir zanlının daha sonra kendisine atışları jovanoviç'in yaptığını söylediğini belirtti.

an indictment against limaj charges him with ordering the summary execution, via gunshots to the head, of two serb policemen captured by kosovo liberation army (kla) fighters in 1998.
İddianamade limaj, 1998 yılında kosova kurtuluş ordusu (uÇk) tarafından yakalanan iki sırp polis memurunu, kafalarından vurarak yargısız infaz etmekle suçlanıyor.

"i will only go home when bashar assad goes," said anas, 22, from jisr al-shughour, who had a gunshot wound in his leg that he said he suffered when the bus he was travelling in was attacked by snipers.
İçinde bulunduğu otobüsün keskin nişancılara hedef olmasıyla bacağından yaralandığını söyleyen cisr el Şuğurlu 22 yaşındaki anas, "beşar esad gitmeden eve dönmem." dedi.