검색어: fordreier (노르웨이어 - 터키어)

det fordreier mennesker.
İnsanları çarpıtıyor.

-hun fordreier jo hodet på deg.
- senin aklını başından aldı. - dikkatli ol!

fordreier du fakta, dreper jeg deg.
gerçeği çarpıtırsan ya da gerçeği çarpıttığını düşünürsem, seni öldürürüm.

jeg vil formidle det. jeg fordreier og lyver.
İnsanlara herşeyi sihirliymişçesine sunmaya çalışıyorum.

dere fordreier profetens ord og kaller det en sak.
siz sapıklar peygamberlerin öğretilerini bir amaç uğruna kullanıyorsunuz.

men hvis vi fordreier loven, mister den sin kraft.
ama kanundan bir parça bile ayrılırsan, kanun varolan gücünü kaybeder.

så fordreier han det og spør om jeg er enig, – – og så skal det bevise at jeg bare prater piss.
sonra lafı dolandırıp aynı fikirde miyim diye soruyor daha sonra da, fikrimi işe yaramaz biri olduğumu kanıtlamak için kullanıyor.

andre lyder ble lagt på for å fordreie klokkene.
bazi nedenlerden dolayi, can seslerini bozmak icin baska sesler eklenmisti.