검색어: trafiklysene (덴마크어 - 터키어)

- trafiklysene er måske blå...
mesela, trafik ışıklarının mavi olması, tony blair'in hiç seçilmemiş olması gibi.

- regeringen overvåger da trafiklysene.
trafik kameraları devlet tarafından kontrol ediliyor.

det er koblet sammen med trafiklysene.
trafik kameralarına erişim sağlamışlar.

trafiklysene virkede ikke i 20 minutter ved adams og o'neil.
adams ve o'neil'da trafik lambaları 20 dakika boyunca çalışmamış.

vi kan ikke styre trafiklysene. der er denial of service-angreb.
trafik ışıklarının kontrolünü kaybettik.

en halv time senere finder han på at signalere fra elskabet, så trafiklysene på gaden blinker.
yarım saat sonra sigorta kutusuyla sinyal gönderme fikrini bulmuş. caddedeki trafik ışıklarının yanıp sönmesine de bu neden olmuştu.

vi styrer trafiklysene så vi standser køretøjet i krydset, tung maskingevær ild i motorblokken for at stoppe bilen, og snigskytter tager sig af føreren.
aracı kavşakta durdurmak için trafik lambalarını kullanacağız sonra aracı devre dışı bırakmak için ağır silahlarla ateş edeceğiz. keskin nişancılar sürücüyü vuracak.

vi tager en taxa tilbage, tager min disk, og skynder os til san luis obispo, og hvis trafiklysene er på vores side når vi toget.
eve kadar taksi tutarız, belleğimi alıp aceleyle, daha az trafik olacağını düşündüğüm san luis obispo'ya gideriz ve treni yakalarız.

- ved trafiklyset.
- trafik lambalarında.