검색어: percussus (라틴어 - 터키어)

si ligno percussus interierit percussoris sanguine vindicabitu
ya da elinde adam öldürebilecek tahtadan bir alet varsa, bununla birine vurursa, o kişi de ölürse, adam katildir ve kesinlikle öldürülecektir.

fuerit inventus et percussus ab eo qui ultor est sanguinis absque noxa erit qui eum occideri
kan öcü alacak kişi de onu sığınak kentin sınırı dışında görür, kan öcü alacak kişi öldüreni öldürürse suçlu sayılmayacaktır.

et locutus est dominus ad eum fac serpentem et pone eum pro signo qui percussus aspexerit eum vive
rab musaya, ‹‹bir yılan yap ve onu bir direğin üzerine koy. isırılan herkes ona bakınca yaşayacaktır›› dedi.

percussus est ephraim radix eorum exsiccata est fructum nequaquam facient quod si et genuerint interficiam amantissima uteri eoru
rahimlerinin değerli meyvelerini öldüreceğim.››

quare gravatis corda vestra sicut adgravavit aegyptus et pharao cor suum nonne postquam percussus est tunc dimisit eos et abierun
neden mısırlıların ve firavunun yaptığı gibi inat ediyorsunuz? tanrı mısırlıları alaya aldıktan sonra, İsrail halkının mısırdan çıkması için onları serbest bırakmadılar mı?

a quo percussus est in ore gladii et possessa est terra eius ab arnon usque iebboc et filios ammon quia forti praesidio tenebantur termini ammanitaru
İsrailliler onu kılıçtan geçirip arnondan yabbuka, ammonluların sınırına dek uzanan topraklarını aldılar. az kenti ammon sınırını oluşturuyordu.

tradiditque eum dominus deus eius in manu regis syriae qui percussit eum magnamque praedam de eius cepit imperio et adduxit in damascum manibus quoque regis israhel traditus est et percussus plaga grand
İşte bu nedenle tanrısı rab ahazı aram kralının eline teslim etti. aramlılar onu bozguna uğrattılar, halkından birçoğunu tutsak alıp Şama götürdüler. ayrıca onu ağır bir yenilgiye uğratan İsrail kralının eline de teslim edildi.