검색어: broj (세르비아어 - 터키어)

„broj je najmanje važan.
setimes'a konuşan obrenoviç, "sayı en az önemli şey.

hdz računa na broj sedam
hdz yedi rakamına güveniyor

ostao je samo mali broj njih.
bunların yalnızca bir kısmı kaldı.

nedovoljan broj vatrogasaca u srbiji
sırbistan'da itfaiyeci sıkıntısı

broj hrvata u posavini opada.
posavina hırvatlarının sayısı azalıyor.

mali broj albanaca čezne za komunizmom
komünizm peşinde koşan arnavut pek yok

ove godine je taj broj duplo veći.
bu yıl söz konusu rakam ikiye katlanacak.

jedan je broj 38, a drugi 40.
biri 38 diğeri 40 numara.

"i broj stranih putnika se povećava.
recica sözlerini şöyle sona erdirdi: "yabancı yolcu sayımız da artıyor.

alevije kažu da je stvaran broj mnogo veći.
aleviler gerçek rakamın çok daha yüksek olduğunu söylüyorlar.

da li veliki broj medija donosi kvalitet?
kitle iletişim araçlarının çoğalması kaliteyi de beraberinde getiriyor mu?

broj noćenja takođe je povećan za 8 procenata.
gecelik konaklama sayısı da aynı şekilde yüzde 8 artış gösterdi.

danas broj pripadnika sfor-a iznosi 7.000.
bugün ise sfor'un asker sayısı 7 bin civarında.

"problem nemogućnosti zapošljavanja je pitanje broj jedan.
kulenoviç, "bir numaralı sorun iş bulamama problemi.

ali, ako postoje, broj jednih ili drugih nije veliki.
fakat bunlar var olsalar bile, sayıları önemli değil.

broj povređenih premašio je 1.300, navodi se u izveštajima.
gelen haberlere göre, yaralı sayısı 1.300'e ulaşmış durumda.

broj iranskih kompanija u turskoj brzo raste. [rojters]
türkiye'deki İranlı firma sayısı hızla artıyor. [reuters]

evrostat je pratio koliki broj kompjutera je zaražen virusima. [rojters]
eurostat, virüs bulaşan bilgisayar sayısını izledi. [reuters]