검색어: yasemavyo (스와힐리어 - 터키어)

yesu akampata mwana punda mmoja akapanda juu yake kama yasemavyo maandiko:
İsa bir sıpa bulup üzerine bindi. yazılmış olduğu gibi, ‹‹korkma, ey siyon kızı! İşte, kralın sıpaya binmiş geliyor.››

kama maandiko matakatifu yasemavyo: "hakuna hata mmoja aliye mwadilifu!
yazılmış olduğu gibi: ‹‹doğru kimse yok, tek kişi bile yok.

jambo hili ni sawa kabisa na maneno ya manabii, kama maandiko matakatifu yasemavyo:
peygamberlerin sözleri de bunu doğrulamaktadır. yazılmış olduğu gibi: ‹bundan sonra ben geri dönüp, davutun yıkık konutunu yeniden kuracağım. onun yıkıntılarını yeniden kurup onu tekrar ayağa kaldıracağım.

kama maandiko matakatifu yasemavyo: "yakobo nilimpenda, lakini esau nilimchukia."
yazılmış olduğu gibi, ‹‹yakupu sevdim, esavdan ise nefret ettim.››

wazee wetu walikula mana kule jangwani, kama yasemavyo maandiko: aliwalisha mkate kutoka mbinguni."
‹‹atalarımız çölde man yediler. yazılmış olduğu gibi, ‹yemeleri için onlara gökten ekmek verdi.› ››

kama yasemavyo maandiko matakatifu: anayeniamini mimi, mito ya maji yenye uzima itatiririka kutoka moyoni mwake!"
kutsal yazıda dendiği gibi, bana iman edenin ‹içinden diri su ırmakları akacaktır.› ››

lakini kama yasemavyo maandiko: "mwenye kuona fahari na aone fahari juu ya alichofanya bwana."
‹‹Övünen, rable övünsün.››

kama yasemavyo maandiko matakatifu: "yeye hutoa kwa ukarimu, huwapa maskini, wema wahudumu milele."
nitekim şöyle yazılmıştır: ‹‹armağanlar dağıttı, yoksullara verdi; doğruluğu sonsuza dek kalıcıdır.››

basi, kama yasemavyo maandiko matakatifu: "mwenye kutaka kujivuna, basi, na ajivunie kazi ya bwana."
bunun için yazılmış olduğu gibi, ‹‹Övünen, rab'le övünsün.››

maana kristo hakujipendelea mwenyewe; ila alikuwa kama yasemavyo maandiko: "kashfa zote walizokutolea wewe zimenipata mimi."
Çünkü mesih bile kendini hoşnut etmeye çalışmadı. yazılmış olduğu gibi: ‹‹sana edilen hakaretlere ben uğradım.››

kama maandiko yasemavyo: "kila binadamu ni kama nyasi, na utukufu wake wote ni kama maua ya porini. nyasi hunyauka na maua huanguka.
nitekim, ‹‹İnsan soyu ota benzer, bütün yüceliği kır çiçeği gibidir. ot kurur, çiçek solar, ama rab'bin sözü sonsuza dek kalır.››

kama maandiko matakatifu yasemavyo: "kwa ajili yako, twakikabili kifo kutwa kucha: tunatendewa kama kondoo wa kuchinjwa."
yazılmış olduğu gibi: ‹‹senin uğruna bütün gün öldürülüyoruz, kasaplık koyun sayılıyoruz.››

kama yasemavyo maandiko matakatifu: "watu wote ambao hawakuambiwa habari zote wataona; nao wale ambao hawajapata kusikia, wataelewa."
yazılmış olduğu gibi: ‹‹ondan habersiz olanlar görecekler. duymamış olanlar anlayacaklar.››

abrahamu aliamini na kutumaini ingawa hali yenyewe ilikuwa bila matumaini, na hivyo amekuwa baba wa mataifa mengi kama maandiko matakatifu yasemavyo: "wazao wako watakuwa wengi kama nyota!"
İbrahim umutsuz bir durumdayken birçok ulusun babası olacağına umutla iman etti. ‹‹senin soyun böyle olacak›› sözüne güveniyordu.

lakini, neema tunayopewa na mungu ina nguvu zaidi; kama yasemavyo maandiko: "mungu huwapinga wenye majivuno lakini huwapa neema wanyenyekevu."
yine de bize daha çok lütfeder. bu nedenle yazı şöyle diyor: ‹‹tanrı kibirlilere karşıdır, ama alçakgönüllülere lütfeder.››

hata kidogo! mungu hubaki mwaminifu daima, ingawaje kila binadamu ni mwongo. kama maandiko matakatifu yasemavyo: "kila usemapo, maneno yako ni ya haki; na katika hukumu, wewe hushinda."
kesinlikle hayır! herkes yalancı olsa bile, tanrının doğruyu söylediği bilinmelidir. yazılmış olduğu gibi: ‹‹Öyle ki, sözlerinde doğru çıkasın ve yargılandığında davayı kazanasın.››