검색어: referido (스페인어 - 터키어)

0102030% (referido a las emisiones del año base)
01020% (baz yılı emisyonlarına oranla)

la posteridad le servirá; esto le será referido al señor por generaciones
rab yeni kuşaklara anlatılacak.

gzwrite() escribe el contenido de cadena al fichero gz referido por zp.
description

como se ha referido anteriormente, los datos facilitados al ond son a menudo secundarios.
daha önce belirtildiği gibi, uuim’ye sunulan veriler genellikle ikincil niteliktedir.

esta cámara ha marcado un estándar y nos hemos referido a ella para comparaciones, con que es más que lógica.
standartlar getiren ve kendisi referans gösterilen böyle bir fotoğraf makinesi aslında mantığın biraz ötesinde gibi görünüyor.

como se ha referido anteriormente, un ond ha de prestar especial atención para evitar traspasar límites institucionales y competenciales.
daha önce de belirtildiği gibi, uuim’nin kurumsal ve yetkinlik sınırlarını aşmaktan kaçınmaya özellikle dikkat etmesi gerekmektedir.

si lo hubieran referido al enviado y a quienes de ellos tienen autoridad, los que deseaban averiguar la verdad habrían sabido si dar crédito o no.
durumu elçiye ve aralarındaki yetkililere iletselerdi uzmanları onu değerlendirirdi.

este órgano realiza propuestas acerca de las medidas necesarias para la mejora del funcionamiento de las diferentes instituciones y cualquier asunto puede serle referido a iniciativa del ministro de educación.
konsey, farklý kurumlarýn iþleyiþini geliþtirmek için gereken kararlarla ilgili önerilerde bulunur.

esto plantea la necesidad de desarrollar un enfoque más amplio, integrado y referido a múltiples sustancias, a fin de comprender mejor la situación y diseñar y evaluar respuestas adecuadas.
pazarın değişkenliğine bir örnek ecstasy’nin bulunurluğunda görülen son gelişmelere bakarak görülebilir.

basándonos en lo referido, proponemos que se consideren los que siguen como factores estratégicos clave para el diagnóstico estratégico de un observatorio nacional de drogas: valor percibido, coproducción y recursos combinados.
yukarıdakilere dayanarak, bir ulusal uyuşturucu izleme merkezinin stratejik tanısına yönelik temel stratejik faktörler olarak aşağıdakileri göz önüne almayı öneriyoruz: algılanan değer, ortak üretim ve birleştirilmiş kaynaklar.

a diferencia de otros ámbitos en los que los agentes de policía reaccionan normalmente ante las infracciones denunciadas por algún ciudadano, la mayor parte del trabajo policial referido al cumplimiento de la legislación sobre drogas podría definirse como anticipativo y se desarrolla en su mayor parte a iniciativa de las instituciones encargadas de velar por el cumplimiento de la ley en materia de estupefacientes.
Önceki yıllara oranla kullanım ve arzla ilgili (satış, ticaret, üretim) uyuşturucu kanunu suçları arasındaki dengede çok önemli bir değişim olmamıştır. Çoğu avrupa ülkesinde, uyuşturucu kullanımı veya kullanım amaçlı bulundurmayla ilgili suçlar uyuşturucu kanunu suçlarının çoğunluğuna karşılık gelmeye devam ederken, 2007’de toplamın %91’ini (İspanya) oluşturuyordu (27).

es una pena que solo una parte de los aspectos referidos a la calidad de imagen destaquen de forma positiva.
ama sadece görüntü kalitesi konusunun olumlu olması üzücü.