검색어: tulemas (에스토니아어 - 터키어)

ja see oli valmistuspäev, ja hingamispäev oli tulemas.
hazırlık günüydü ve Şabat günü başlamak üzereydi.

see tõeline valgus, mis valgustab igat inimest, oli tulemas maailma.
dünyaya gelen, her insanı aydınlatan gerçek ışık vardı.

iisak aga oli tulemas lahhai-roi kaevu poolt, sest ta elas lõunamaal.
İshak beer-lahay-roiden gelmişti. Çünkü negev bölgesinde yaşıyordu.

kuulge nüüd, te rikkad, nutke ja uluge oma viletsusi, mis on tulemas!
dinleyin şimdi ey zenginler, başınıza gelecek felaketlerden ötürü feryat edip ağlayın.

kui nüüd marta kuulis, et jeesus on tulemas, läks ta temale vastu; aga maarja jäi koju.
marta İsanın geldiğini duyunca onu karşılamaya çıktı, meryem ise evde kaldı.

ja inimesed lähevad rammetumaks kartuse ja sündmuste ootamise pärast, mis maailma peale on tulemas; sest taeva vägesid k
dünyanın üzerine gelecek felaketleri bekleyen insanlar korkudan bayılacak. Çünkü göksel güçler sarsılacak.

ja tema kandis mind vaimus suure ja kõrge mäe otsa ja näitas mulle linna, püha jeruusalemma, mis oli maha tulemas taevast jumala juurest
sonra melek beni ruhun yönetiminde büyük, yüksek bir dağa götürdü. oradan bana gökten, tanrının yanından inen ve onun görkemiyle ışıldayan kutsal kenti, yeruşalimi gösterdi. kentin ışıltısı çok değerli bir taşın, billur gibi parıldayan yeşim taşının ışıltısına benziyordu.

et sa mu kannatlikkuse sõna oled pidanud, siis minagi tahan sind hoida kiusatustunni eest, mis on tulemas kogu maailma peale neid kiusama, kes maa peal elavad.
sözüme uyarak sabırla dayandın. ben de yeryüzünde yaşayanları denemek için bütün dünyanın üzerine gelecek olan denenme saatinden seni esirgeyeceğim.

ja ükski vaim, kes ei tunnista seda jeesust, ei ole jumalast; ja see on kristusevastase vaim, kelle te olete kuulnud tulemas olevat ja nüüd juba on maailmas.
İsayı kabul etmeyen hiçbir ruh tanrıdan değildir. böylesi, mesih karşıtının ruhudur. onun geleceğini duydunuz. zaten o şimdiden dünyadadır.