검색어: aggressor (영어 - 터키어)

preventer of good, aggressor, doubter.
"hayra bütün gücüyle engel olanı, azgın şüpheciyi"

preventer of good, aggressor, and doubter,
"hayra bütün gücüyle engel olanı, azgın şüpheciyi"

those who hinder good, the guilty aggressor,
diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin.

but none denies it except the sinful aggressor.
buna “yalan” diyenler, ancak zalimler, azgınlar, günaha dadananlardır.

and none cries lies to it but every guilty aggressor.
onu ancak her şımarıp azmış, günaha batmış olan yalanlar.

allah does not love the aggressors.
allah saldırganları sevmez.