검색어: coherent (영어 - 터키어)

인적 기여

전문 번역가, 번역 회사, 웹 페이지 및 자유롭게 사용할 수 있는 번역 저장소 등을 활용합니다.

번역 추가

영어

터키어

정보

영어

coherent

터키어

evreuyumlu

마지막 업데이트: 2017-02-14
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

time coherent

터키어

zaman uyumu

마지막 업데이트: 2011-10-23
사용 빈도: 2
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

coherent oscillator

터키어

evreuyumlu salıngaç

마지막 업데이트: 2017-02-14
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

was tom coherent?

터키어

tom uyumlu muydu?

마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

coherent signal detection

터키어

evreuyumlu sinyal algılama

마지막 업데이트: 2017-02-14
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

the argument is rigorous and coherent but ultimately unconvincing.

터키어

bu tartışma titiz ve tutarlı ama sonuçta inandırıcı.

마지막 업데이트: 2014-02-01
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

the opposition is stronger and more coherent than during his previous mandate.

터키어

muhalefet, bir önceki dönemden daha güçlü ve birbirine bağlı.

마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

he is an extraordinarily coherent statement of a way of being in the world.

터키어

onlar için edebiyat hareket halindeyken, yolda üretilen bir şeydi.

마지막 업데이트: 2016-03-03
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

by 1677 he had a coherent system in hand, but did not publish it until 1684.

터키어

1677’deelinde tutarlı bir sistem vardı fakat 1684’e kadar yayınlamadı.

마지막 업데이트: 2016-03-03
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

moreover, arifay added, kosovo has suffered from the lack of a coherent strategy.

터키어

arifay, bunun yanında kosova'nın tutarlı bir strateji eksikliğinden muzdarip olduğunu da ekledi.

마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

turkey struggles to develop a coherent policy in response to the revolutions sweeping the region.

터키어

türkiye, bölgeyi saran devrimlere tepki olarak tutarlı bir politika geliştirmek için çabalıyor.

마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

superclusters, filaments and voids are likely the largest coherent structures that exist in the universe.

터키어

süperkümeler, iplikçikler ve boşluklar muhtemelen evrende var olan en büyük ve tutarlı yapılardır.

마지막 업데이트: 2016-03-03
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

extending insurance coverage for medical care is a coherent issue in the intersection of transsexuality and economic class.

터키어

extending insurance coverage for medical care is a coherent issue in the intersection of transsexuality and economic class.

마지막 업데이트: 2016-03-03
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

creationists, lacking any coherent scientific argument for their case, fall back on the popular phobia against atheism.

터키어

görüşlerini tutarlı herhangi bir bilimsel argümanla savunamayan yaratılışçılar, ateizme karşı yaygın olarak duyulan korkunun arkasına sığınıyor.

마지막 업데이트: 2015-10-13
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

a more integrated approach of this sort would also provide a framework for measuring progress more broadly and underpin coherent analyses across multiple policy targets.

터키어

birden çok kirletici ve kimyasala yaygın olarak maruz kalınması ve insan sağlığı üzerindeki uzun vadeli zararlar konusundaki kaygılar bir arada düşünüldüğünde, daha geniş ölçekli kirlilik önleme programlarına ve ihtiyati tedbirlere ihtiyaç olduğunu ortaya koymaktadır.

마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

" coherent radiation generation and particle acceleration", 1992, isbn 0-88318-926-7.

터키어

" coherent radiation generation and particle acceleration", 1992, isbn 0-88318-926-7.

마지막 업데이트: 2016-03-03
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta
경고: 보이지 않는 HTML 형식이 포함되어 있습니다

영어

====galaxies with irregular clumps====these are objects that appear to be a series of irregular clumps with no coherent structure.

터키어

==== düzensiz yığınlara sahip gökadalar ====bu nesneler, tutarsız bir yapı ile düzensiz yığınlar gibi görünen nesnelerdir.

마지막 업데이트: 2016-03-03
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

3.the commission shall carry out broad consultations with parties concerned in order to ensure that the union’s actions are coherent and transparent.

터키어

yasama faaliyetlerinin gerekli olduğunu düşündükleri konularda öneri vermeye davet edebilirler.

마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

among the centre’s target groups are policy-makers, who use this information to help formulate coherent national and community drug strategies.

터키어

bu bilgileri tutarlı ulusal ve topluluk uyuşturucu stratejileri oluşturmakta kullanan politika yapıcıları merkez'in hedef grupları arasındadır.

마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta

영어

"my concern is that we do this in an organised and coherent fashion as an alliance, and not countries leaving unilaterally," he told reporters.

터키어

gates gazetecilere verdiği demeçte, "benim kaygım, bunu İttifak olarak koordinasyonlu ve uyumlu bir şekilde yapmamız ve ülkelerin tek taraflı şekilde ayrılmamasıdır." dedi.

마지막 업데이트: 2016-01-20
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Alpaycanta
경고: 보이지 않는 HTML 형식이 포함되어 있습니다

인적 기여로
7,799,725,653 더 나은 번역을 얻을 수 있습니다

사용자가 도움을 필요로 합니다:



당사는 사용자 경험을 향상시키기 위해 쿠키를 사용합니다. 귀하께서 본 사이트를 계속 방문하시는 것은 당사의 쿠키 사용에 동의하시는 것으로 간주됩니다. 자세히 보기. 확인