검색어: fraudulent (영어 - 터키어)

fraudulent
dolandırıcılık

fraudulent practice
hileli uygulama

corrupt and fraudulent practices
rüşvet ve hileli uygulamalar

bank policy-corrupt and fraudulent practices
banka politikası - yolsuzluk ve hileli uygulamalar

setimes: do you have any statistics concerning fraudulent projects?
setimes: hileli projelerle ilgili elinizde herhangi bir istatistik var mı?

woe to those who are fraudulent in (weighing and measuring),
azap ve kaygu, tartıda ve ölçüde hile yapanlara olsun;

a fraudulent factoring is available according to the opinion of balance sheet auditors.
bilanço denetçilerinin görüşüne göre sahte bir factoring mevcut bulunmaktadır.

misleading the employer in the phase of making a decision by involving with fraudulent misrepresentation in any issue thereof
herhangi bir konuda yalan beyanda bulunarak işvereni karar verme aşamasında yanıltmak

it suspects those arrested made nearly 1.5 million fraudulent phone calls totaling 11 million minutes.
Örgüt, tutuklananların toplam 11 milyon dakika tutarında yaklaşık 1,5 milyon hileli telefon araması yaptığından şüpheleniyor.

although disability pensions in serbia are far from princely, the fraudulent claims have defrauded the state of substantial amounts.
sırbistan’da malul aylıkları pek yüksek olmadığı halde bu sahte talepler yüzünden devlet ciddi miktarda zarara uğruyor.

according to pambuccian, there was a significant drop in fraudulent practices in the first three months after the law took effect.
pambuçyan'a göre yasanın yürürlüğe girmesinden sonraki ilk üç ayda dolandırıcılık olaylarında ciddi bir düşüş yaşandı.

pc magazine found the phishing protection feature to be more effective at blocking access to fraudulent sites than internet explorer 7 and firefox 2.
pc magazine, sahte sitelere erişimi engellemede sahtecilik koruması özelliğini internet explorer 7 ve firefox 2'den daha verimli buldu.

after other parties were permitted to organize, he was reelected in 1996 and 2002 with 98 percent of the vote in elections condemned as fraudulent by international observers.
diğer partileri faaliyetleri için izin verildikten sonra, 1996 ve 2002 yıllarında uluslararası gözlemciler tarafından sahte olduğu iddia edilen seçimlerde oyların yüzde 98'i ile seçildi.

beneficial projects should be embedded into multiannual budgeting programmes of ministries, with careful monitoring of their implementation so that waste and fraudulent diversion of resources can be avoided.
bu açılardan faydalı olacak projeler, bakanlıkların çoklu yıllık projelerine dahil edilmeli ve söz konusu projelerin uygulamaları, kaynakların gereksiz yere ve kötüye kullanılmasını engellemek için dikkatli bir şekilde takip edilmelidir.

the page you are trying to open has been reported as fraudulent. it will likely attempt to trick you into sharing personal or financial information. <a href
gezmeye çalıştığınız sayfa, sahtekarlık yolu ile insanları kandıran siteler listesinde yer alıyor. genelde sizin kişisel veya finansal bilgilerinizi isteyerek sahtekarlık yapmayı planlamaktadır. <a href

in 1997, however, the country entered a period of extreme social and political instability following the collapse of a number of fraudulent pyramid schemes, and real output plummeted.
ancak 1997'de, ülke bir dizi spekülasyon tezgahının çökmesi sonrasında aşırı bir toplumsal ve siyasi istikrar kaybına uğradı ve reel üretim yere çakıldı.

you and we acknowledge that the contract has not been entered into in reliance upon any representation which is not expressly set out or referred to in the contract, but neither you nor we may rely on this clause to exclude liability for a fraudulent misrepresentation.
sözleşmenin sözleşmede açıkça belirtilmemiş herhangi bir temsile dayalı olarak düzenlenmediğini kabul ediyoruz ancak yalan beyan yükümlülüğünü göz ardı etmek için bu maddeye bağlı kalmayacağız.

furthermore, neither the useucom nor its contractors shall be held liable for any financial or other consequences, whatsoever, arising from such inappropriate, improper or fraudulent use of material on this web site.
ayrıca, ne useucom ne de onunla anlaşmalı olan kurumlar böylesi uygunsuz, gerçekdışı, sahtekarlığa dayanan veri kullanımlarından oluşabilecek mali ya da diğer sonuçlardan sorumlu tutulamaz.

nevertheless, the reinsurer shall be relieved of its obligation (including the previous one) in case of gross negligence or fraudulent act committed by the ceding company."
bununla beraber reasürör, sedan şirketi tarafından işlenen ağır ihmal veya dolandırıcılık durumunda, yükümlülüğünden (önceki de dâhil olmak üzere)kurtulacaktır."

and i think the reality is that love is a process, and i think the problem with thinking of love as something that's binary is that it causes us to be unduly concerned that love is fraudulent, or inadequate, or what have you.
ama aslında bence sevgi bir süreç. sevgi hakkındaki sorun da bu, onun ya var ya yok türünde birşey olduğunu düşünmemiz yüzünden sevgiyi yanlış değerlendiriyoruz sevgi yalandır, sevgi kifayetsizdir, veya seni senden alır.