검색어: i am from poland (영어 - 터키어)

i am from india
i

i am from brazil.
ben brezilyalıyım.

yes, i am from sapporo.
evet, ben sapporo'danım.

both magdalena and ania are from poland.
hem magdalena, hem de ania; polonyalıdır.

i am from hiroshima, but now i live in tokyo.
ben hiroşima'lıyım fakat şimdi tokyo'da yaşıyorum.

indeed i am from him a manifest warner to you.’
ben size o'nun tarafından görevlendirilmiş apaçık bir uyarıcıyım.

"wherever i go, i will feel i am from gjakova."
"nereye gitsem, cakovalı olduğumu hissediyorum."

but i know him: for i am from him, and he hath sent me.
ben onu tanırım. Çünkü ben ondanım, beni o gönderdi.››

i am from india. i am using google translator. how are you
ben hindistanlıyım. google çeviri kullanıyorum. nasılsın

the zrs has already agreed to the delivery of 200 wagons from poland for 20m euros.
zrs, 200 vagonun 20 milyon avro karşılığında polonya'dan teslim edilmesini kabul etti bile.

the first dauphiné libéré was held in 1947 when edouard klabinski from poland was the winner.
İlk dauphiné libéré 1947 yılında düzenlendi ve polonyalı "edouard klabinski" tarafından kazanıldı.

so, before i got here, i thought, "you know, i am from north america.
buraya gelmeden önce düşündüm ki, "yani, ben bir kuzey amerikalı'yım.

also in the running are italy, greece, romania and a joint bid from poland and ukraine.
Şampiyonanın ev sahibi adayları arasında İtalya, yunanistan ve romanya'nın yanı sıra polonya ve ukrayna'nın ortak girişimi de yer alıyor.

do not set up another god besides allah. indeed i am from him a manifest warner to you.’
"allah'ın yanında başkasını tanrı kılmayın; doğrusu ben sizi o'nun azabı ile açıkça uyaranım."

== after the war ==shortly after the war sosabowski succeeded in bringing his wife and only son from poland.
==savaştan sonra==sosabowski savaştan kısa bir süre sonra polonya'daki eşi ve tek oğlunu İngiltere'ye getirtmeyi başardı.

although many of you already know that i do speak the queen's english because i am from queens, new york.
Çoğunuz zaten biliyorsunuz; ben kraliçe İngilizcesikonuşuyorum çünkü new york queens'denim.

hasten ye then (at once) to allah: i am from him a warner to you, clear and open!
artık kaçın allah'a, şüphe yok ki ben size, onun tarafından, apaçık bir korkutucuyum.

apart from poland, exploration work by various companies is ongoing in austria, germany, hungary, ireland, sweden and great britain.
polonya dışında avusturya, almanya, macaristan, İrlanda, İsveç ve İngiltere'de de çeşitli şirketler arama çalışmaları yürütüyor.

early arrivals included hans kramers from the netherlands, oskar klein from sweden, george de hevesy from hungary, wojciech rubinowicz from poland and svein rosseland from norway.
İlk ziyaretçileri arasında hollanda'dan hans kramers, İsviçre'den oskar klein, macaristan'dan george de hevesy, polonya'dan wojciech rubinowicz ve norveç'ten svein rosseland bulunur.