검색어: is directly implicated in the bronchoconstriction (영어 - 터키어)

kuwait is surprisingly implicated in openly and actively funding the isis.
kuveyt, şaşırtıcı bir şekilde iŞİd'e açık ve aktif bir şekilde fon sağlamaktaydı.

he has been implicated in the deadly gerdec blasts.
mediu'nun adı ölümcül gerdek patlamalarına karışmıştı.

this plugin allows reviewing patches directly in the editor.
name

and of course, that expansion was deeply implicated in the crisis.
ve elbette, bu genişleme krizi içten içe tetikledi.

another technique is directly questioning people.
başka bir teknik ise insanları direk sorgulama.

the bishop is directly appointed by the vatican to head a group of army chaplains.
piskopos, ordu din adamlarından oluşan bir grubun başına vatikan tarafından doğrudan atanıyor.

the water permeability of concrete is directly related to the amount and structure of the void.
betonun su geçirimliliği, boşluk miktarı ve yapısı ile doğrudan bağlantılıdır.

erdogan: turkey, also being a part of the middle east, is directly affected by all developments in the region.
erdoğan: türkiye, ortadoğu'nun da bir parçası olduğundan, bölgedeki tüm gelişmelerden doğrudan etkileniyor.

the risk of developing congestive conditions that can cause peripheral and pulmonary edema is directly proportional to the electrolyte concentration in the solution.
periferik ve pulmoner ödeme yol açabilen konjestif durumların gelişme riski ise çözeltideki elektrolit konsantrasyonuyla doğru orantılıdır.

mushkolaj doubts that vat removal is directly linked to editorial independence.
muşkolaj, kdv'nin kalkmasının haber içeriklerinin bağımsızlığıyla doğrudan ilişkili olduğundan şüphe ediyor.

both an architect and urban planner, christian de portzamparc is implicated in the research of form and meaning, as well as being a constructer.
hem mimar hem de şehir plancısı olan christian de portzamparc, tasarımlarında form ve anlam kavramlarını araştırmaya çok önem verir.

others implicated in the situation at kolubara are businessmen radoslav "kene" savatijevic and vitomir dimitrijevic.
kolubara olayında adı geçen diğer isimler arasında işadamları radoslav "kene" savatijeviç ve vitomir dimitrijeviç yer alıyor.

he has also been implicated in a scandal involving judges bribed to release drug dealers.
yiossakis'in, yargıçların uyuşturucu satıcılarını serbest bırakmak için rüşvet aldığı bir skandalda da adı geçiyor.

according to unofficial statistics, approximately 40 people from veles have been implicated in drug trafficking.
resmi olmayan istatistiklere göre veles'ten yaklaşık 40 kişi uyuşturucu kaçakçılığına karışmış durumda.

in fact, ("d"∇)2 is directly related to the curvature of the connection ∇ (see below).
aslında, ("d"∇)2 ∇ bağlantısının eğriliğine direk ilişkilidir (aşağıya bakınız).

it amounts to a form of organised crime that is directly related to mobsters and money laundering."
gangsterler ve para aklamayla doğrudan ilişkili bir organize suç biçimine eşittir."

the gang, believed to be one of the largest in bih, has been implicated in murders, blackmail and racketeering.
bh'nin en büyük çetesi olduğuna inanılan grup cinayet, şantaj ve haraççılıkla uğraşıyor.

according to un prosecutors, he had overall responsibility for the country's paramilitary units, implicated in various atrocities during the balkan conflicts.
bm savcılarına göre, balkan ihtilafları sırasında çeşitli zulümlerde bulunan, ülkenin paramiliter birliklerinin tek sorumlusuydu.

"romania is directly interested in seeing georgia and ukraine get an euro-atlantic anchor and backs approaches by the two states in this direction," cioroianu stressed.
cioroianu, "romanya, gürcistan ve ukrayna'nın avrupa-atlantik desteği aldıklarını görmekle doğrudan ilgilenmekte ve iki devletin bu yöndeki yaklaşımlarını desteklemektedir." dedi.

70 percent of the agricultural land on earth, 30 percent of the earth's land surface is directly or indirectly devoted to raising the animals we'll eat.
dünya üzerindeki tarım arazisinin yüzde 70'i. dünya topraklarının yüzde 30'u doğru veya dolaylı yollardan yiyeceğimiz hayvanları yetiştirmeye adanmış durumda.