검색어: likenesses (영어 - 터키어)

the likenesses of treasured pearls.
saklı inciler gibi,

the likenesses of pearls well-protected,
saklı inciler gibi,

therefore do not give likenesses to allah; surely allah knows and you do not know.
allah'a benzerler koşmaya kalkmayın. Şüphesiz allah bilir, siz bilmezsiniz.

in that we will change your likenesses and produce you in that [form] which you do not know.
(size böyle ölümü takdir ettik) ki sizin yerinize benzerlerinizi getirelim ve sizi, bilmediğiniz bir biçimde yeniden inşa' edelim.

see what likenesses do they apply to you, so they have gone astray, therefore they shall not be able to find a way.
bak da gör, senin için ne çeşit örnekler getirdi onlar da saptılar doğru yoldan ve artık gerçeğe varmak için hiçbir yol bulamaz onlar.

we have created them and strengthened their forms, and when we will, we can change their likenesses with [complete] alteration.
biz onları yarattık, yapılarını sıkıca bağladık. dilediğimiz zaman onları benzerleriyle değiştiririz.

other possible likenesses of hooke include the following:* a seal used by hooke displays an unusual profile portrait of a man's head, which some have argued portrays hooke.
hooke’un diğer olası benzerlikleri aşağıdakileri içeriyor:*hooke tarafından kullanılan bir mühür bir adamın kafasının olağandışı bir profil fotoğrafını gösteriyor, bazıları bunun hooke’un portresi olduğu hakkında tartışıyorlar.

;argonath: a monument comprising two enormous pillars carved in the likenesses of isildur and anárion, standing upon either side of the river anduin at the northern approach to nen hithoel.
;argonath: isildur ve anárion’a benzeyecek şekilde oyulmuş, nen hithoel’e kuzeyden anduin nehri üzerinden yaklaşırken nehrin her iki kıyısında aynı hizada yükselen iki dev sütundan oluşan bir anıttır.

german antiquarian and scholar zacharias conrad von uffenbach visited the royal society in 1710 and his account of his visit specifically mentions him being shown the portraits of 'boyle and hoock' (which were said to be good likenesses), but while boyle's portrait survives, hooke's has evidently been lost.
alman antikacı ve âlim zacharias conrad von uffenbach, kraliyet derneğini 1710 yılında ziyaret etti ve ziyaretinde özellikle boyle ve hooke’un portrelerinin ona gösterildiği değindi (çok fazla benzerlik olduğu söyleniyor) ama boyle’nin portresi hayatta kalırken, hooke’un portresi açıkça kaybolmuştur.