검색어: method of administration:time to be given: (영어 - 터키어)

what a foul gift to be given!
(bu) verilen bağış, ne kötü bir bağıştır.

yet every one of them desires to be given scrolls unrolled.
bu beyler, bu öğütle yetinmeyip üstelik her biri kendisine mahsus özel kitap, özel ferman isterler!

indeed, each one of them desires to be given unrolled scrolls.
bu beyler, bu öğütle yetinmeyip üstelik her biri kendisine mahsus özel kitap, özel ferman isterler!

the url needs to be given as an absolute url.
the fdf_set_file() sets the value of the / f key.

but everyone of them desires to be given unrolled scriptures [from allah]!
bu beyler, bu öğütle yetinmeyip üstelik her biri kendisine mahsus özel kitap, özel ferman isterler!

in fact every one of them wants to be given open books (like the prophets).
bu beyler, bu öğütle yetinmeyip üstelik her biri kendisine mahsus özel kitap, özel ferman isterler!

forsooth, each one of them wants to be given scrolls (of revelation) spread out!
bu beyler, bu öğütle yetinmeyip üstelik her biri kendisine mahsus özel kitap, özel ferman isterler!

and special attention has to be given to raising the capacity to absorb eu funds.
ab fonlarının daha yüksek kapasiteyle kullanımı konusuna özel olarak eğilmek gerekiyor.

consideration needs to be given to what time periods are selected for assessing and reporting on polydrug use.
pratikte, emcdda tarafından benimsenen çoklu göstergeli yaklaşım, uyuşturucu sorununun farklı yönlerini aydınlatmayı amaçlamaktadır.

the array parameters_array only needs to be given if you really have parameters in your statement.
returns true on successful execution; false otherwise.

care should be given that the data requested to be encrypted is provided with the pid numbers.
burada dikkat edilmesi gereken husus şifrelenmek istenen verilere pid numaraları verilmiş olmalıdır.

item 5.1.10, “the device to be given with the strips shall be able to calibrate automatically.”
5.1.10 maddesi, "Şeritler ile verilecek cihaz, otomatik olarak kalibre edilebilecektir."

the contractor shall abide by all kinds of instructions to be given under this contract by zorlu at all times during the construction of the works and shall fulfil its requests related to inspection without delay.
yüklenici, İşler'in yapımı sırasında zorlu'nun işbu sözleşme kapsamında vereceği her türlü talimata kesinlikle uyacak, kontrollük ile ilgili isteklerini geciktirmeden yerine getirecektir.

citing unnamed officials, the news agency said the eu wants more time to be given for discussions, to avoid a possible russian veto when the security council votes on kosovo's final status.
adı açıklanmayan yetkililerden aktardığı bilgilerde haber ajansı, ab'nin güvenlik konseyi kosova'nın nihai statüsünü oylarken rusya'nın veto olasılığını ortadan kaldırmak için görüşmelere daha fazla zaman verilmesini istediğini öne sürdü.

although sejdiu's presentation was to be given at a sideline session, rather than a formal meeting in the security council room, it nevertheless marks the first time a kosovo official has addressed the body.
seydiu'nun sunumu güvenlik konseyi salonundaki resmi bir toplantı yerine oturum arası bir toplantıda gerçekleşecek olsa da, yine de kosovalı bir yetkilinin kurula ilk seslenişi olacak.

"slay ye joseph or cast him out to some (unknown) land, that so the favour of your father may be given to you alone: (there will be time enough) for you to be righteous after that!"
"yusuf'u öldürün veya onu ıssız bir yere bırakıverin ki babanız size kalsın; ondan sonra da iyi kimseler olursunuz"