검색어: my language is english (영어 - 터키어)

and my daily language is english.
günlük kullandığım dil ise İngilizce.

the language of instruction is english.
İngilizce dilinde eğitim vermektedir.

language is:
& dil:

tom's native language is english.
tom'un anadili İngilizcedir.

& language is:
geçerli tümce

my language is very complicated.
dilim çok karmaşık.

he is english.
o, İngilizdir.

my native language is french.
ana dilim fransızca.

my language is not on the list!
benim lisanım listede yok.

the lesson is english.
dersimiz İngilizce.

david beckham is english.
david beckham İngiliz'dir.

do you speak my language?
benim dilimi konuşuyor musun?

few people speak my language.
birkaç kişi benim dilimi konuşuyor.

her native language is german, but she is also fluent in english.
ana dili almanca olan genç oyuncu, aynı zamanda iyi derecede İngilizce biliyor.

but their body language is great.
ama beden dilleri mükemmeldi.

is english more difficult than japanese?
İngilizce japoncadan daha zor mu?

and language is actually a problem here.
ve dil aslında burada bir problem.

julia's native language is italian.
julia'nın ana dili İtalyanca'dır.

jw: so is english mania good or bad?
jay walker: peki, İngilizce çılgınlığı iyi mi, kötü mü?

...the unity of language is fundamentally political.
burada modernizmle paradoksal bir ilişki söz konusudur.