검색어: rivals;rivals (영어 - 터키어)

they're rivals.
onlar rakipler.

you have to respect your rivals.
rakiplerinize saygı duymalısınız.

it's had no serious rivals.
ciddi rakipleri olmadı.

and do not knowingly set up rivals to god.
artık bilip durduğunuz halde allah"a ortaklar koşmayın.

i have not spoken badly of my rivals."
rakiplerim hakkında kötü konuşmadım."

the rivals of vitória are esporte clube bahia.
esporte clube bahia ile rekabeti vardır.

his political rivals, however, have a different view.
ancak siyasi rakipleri aynı fikirde değil.

their main rivals are fellow tirana team kf tirana.
rakipleri diğer tirana takımı olan kf tiran'dır.

therefore, do not assign rivals to god while you know.
artık bilip durduğunuz halde allah"a ortaklar koşmayın.

the two rivals have dominated the political scene over the last 16 years.
İki rakip siyasi son 16 yıldır siyaset sahnesine hükmediyor.

and do not set up rivals to allah when ye know (better).
sizi rızıklandırır. ona eşitler var demeyin, zaten olmadığını bilirsiniz de.

b92 representatives have said the allegations were pressed by the company's rivals.
b92 temsilcileri ise söz konusu iddiaların radyonun rakipleri tarafından ortaya atıldığını söylüyor.

the parties, bitter rivals, have scarred the region with their political bickering.
ezeli rakipler olan partiler, aralarındaki siyasi çekişmeyle bölgeye zarar vermişlerdi.

other rivals include leeds united, barnsley, rotherham united, doncaster rovers and chesterfield.
barnsley, leeds united, bradford city, huddersfield town, rotherham united, chesterfield ve doncaster rovers ekibin rekabet ettiği diğer takımlardır.

his two rivals, davorko vidovic and dragan kovacevic, won 11% and 9%, respectively.
İki rakibi, davorko vidoviç ve dragan kovaceviç, sırasıyla %11 ve %9 oy aldılar.

rival
yarışmacı