검색어: when how (영어 - 터키어)

easy when you know how.
nasıl yapıldığını bildiğinizde kolay.

when and how to contact us
bizimle ne zaman ve nasıl iletişime geçeceksiniz

science begins when you ask why and how.
niçin ve nasıl olduğunu sorduğunda bilim başlar.

when you cam for full night and how much charges
tam gece için kamera çektiğinizde ve tam gece için ne kadar ödediğinizde

when you eat a big fatty meal, how do you feel?
büyük, yağlı bir öğün yediğinizde nasıl hissediyorsunuz?

the good time is over when you think, how good is it?
İyi vakit, onun ne kadar iyi olduğunu düşündüğünüz zaman bitmiyor mu?

when they listen to you, we know very well how they listen.
biz onların, seni dinlerken nasıl dinlediklerini çok iyi biliriz.

and remember, when ye were but few, how he did multiply you.
hatırlayın ki siz azınlıkta (ve güçsüz) iken o, sizi çoğalttı.

you know, when you go to summer holiday how do you decide?
hani yaz tatilinde gideceğim, neye göre karar veriyorsunuz?

and when i was 10, i didn't realize how amazing it was.
10 yaşındayken bunun ne kadar müthiş birşey olduğunu anlamamıştım.

when asked in a tv interview, "how could she look so good?"
televizyondaki bir söyleşisi esnasında kendisine "nasıl bu kadar hoş görünebiliyorsun"

and how old was she when she died?
ve öldüğünde kaç yaşındaydı?

how do we know when we are ourselves?
biz olacağımız zamanı nasıl seçiyoruz?

tom learned how to swim when he was three.
tom üç yaşındayken nasıl yüzüleceğini öğrendi.

how can he have children when he has no wife?
eşi bulunmasına imkan yokken oğlu nasıl olabilir?

hans rosling: asia's rise -- how and when
hans rosling: asya'nın yükselişi--nasıl ve ne zaman

and it describes how he feels when composing is going well.
ve düzenleme iyi gittiğinde nasıl hissettiğini tarif ediyor.

that's how it looks like when you send everyone home.
ve bu da herkesi evine gönderdiğinizde nasıl gözüktüğü.

noreena hertz: how to use experts -- and when not to
noreena hertz: uzmanları nasıl kullanmalı - ve ne zaman kullanmamalı

but how do you retain somebody, when it's never done?
peki hiçbir zaman bitmezse kişiyi nasıl elde tutabilirsiniz?