검색어: you keep adding (영어 - 터키어)

you keep it.
onu koru.

you keep me wild
तुम मुझे जंगली रखो

you keep going.
gitmeye devam et.

you keep out of this.
bundan uzak dur.

can you keep a secret?
sır saklayabilir misin?

can you keep it a secret?
onu bir sır olarak saklar mısın?

i suggest you keep out of this.
bundan uzak durmanı öneririm.

you keep a dog, don't you?
sen bir köpek bakıyorsun, değil mi?

do you keep your money in a bank?
paranı bankaya yatırır mısın?

could you keep my bags here until four?
saat dörde kadar çantalarımı burada tutar mısınız?

by the way, how many of you keep diaries?
bu arada kaç taneniz günlükler tutuyor?

by the way, how many of you keep a diary?
bu arada, kaç taneniz bir günlük tutuyor?

you keep going, and both things are lots of hype.
devam ettiğinizde, ikisi de bolca abartma.

you try out all 10. you keep the one that works best.
tüm 10 taneyi denersiniz. en iyi çalışanını seçersiniz.

and god knows what you keep secret and what you publish.
allah gizlediklerinizi de açıkladıklarınızı da bilir.

can't you keep your dog from coming into my garden?
köpeğinin benim bahçeme gelmesini engelleyemez misin?

and a center of gravity is where you keep these objects.
ve ağırlık merkezi bu objeleri tuttuğunuz yerdir.

if you keep sucking my dick, i am gonna creampie your mouth.
aletimi emmeye devam edersen ağzına boşalacağım.

do not, then, follow your own desires lest you keep away from justice.
adaletinizde heveslere uymayın.

how do you keep cheer when you go from beautiful to bald in three days?
Üç gün içinde güzelliğiniz tamamen gidip de kel olduğunuzda nasıl neşeli kalabilirsiniz?