검색어: kayesu (코사어 - 터키어)

eyathi yona yeza kupilato, yawucela umzimba kayesu.
pilatusa gidip İsanın cesedini istedi.

ukuqaleka kwayo ivangeli kayesu kristu, unyana kathixo.
tanrının oğlu İsa mesihle ilgili müjdenin başlangıcı.

upawulos, umpostile kayesu kristu ngokuthanda kukathixo, notimoti umzalwana,
tanrının isteğiyle mesih İsanın elçisi atanan ben pavlus ve kardeşimiz timoteostan, kolosede bulunan, mesihe ait kutsal ve sadık kardeşlere selam! babamız tanrıdan sizlere lütuf ve esenlik olsun.

kuthe ke, bakuphelelwa yiwayini, wathi unina kayesu kuye, abanawayini.
Şarap tükenince annesi İsaya, ‹‹Şarapları kalmadı›› dedi.

upawulos, umpostile kayesu kristu ngokuthanda kukathixo, ngokwedinga lobomi obukukristu yesu,
mesih İsadaki yaşam vaadi uyarınca tanrının isteğiyle mesih İsanın elçisi atanan ben pavlustan sevgili oğlum timoteosa selam! baba tanrıdan ve rabbimiz mesih İsadan sana lütuf, merhamet ve esenlik olsun.

yena lowo waya kupilato, wacela umzimba kayesu. waza upilato wathi makawunikelwe umzimba.
pilatusa gidip İsanın cesedini istedi. pilatus da cesedin ona verilmesini buyurdu.

esithe, ngokokuthanda kwakhe, sangcwaliswa ngokusondezwa komzimba kayesu kristu, kwaba kanye.
tanrının bu isteği uyarınca, İsa mesihin bedeninin ilk ve son kez sunulmasıyla kutsal kılındık.

kwathi ke kwakuhlwa, kweza umntu osisityebi wasearimati, ogama linguyosefu, owayengumfundi kayesu naye.
akşama doğru yusuf adında zengin bir aramatyalı geldi. o da İsanın bir öğrencisiydi.

ndayibona inkazana leyo inxila ligazi labangcwele, naligazi lamangqina kayesu. ndamangaliswa ngokumangaliswa okukhulu ndakuyibona.
kadının, kutsalların ve İsaya tanıklık etmiş olanların kanıyla sarhoş olduğunu gördüm. onu görünce büyük bir şaşkınlığa düştüm.

bawuthabatha ke umzimba kayesu, bawubopha ngezisongelo zelinen, ndawonye nobulawu, njengoko kulisiko lokungcwaba kumayuda.
İkisi, İsanın cesedini alıp yahudilerin gömme geleneğine uygun olarak onu baharatla keten bezlere sardılar.

kuba ndiyazi ukuba oku kuya kuphumelela ekusindisweni kwam, ngako ukundikhungela kwenu, nangoncedo lomoya kayesu kristu;
Çünkü dualarınızla ve İsa mesihin ruhu yardımıyla bunun bana kurtuluş getireceğini biliyorum.

kuba asizivakalisi thina, sivakalisa ukristu yesu ukuba uyinkosi; sibe ke thina sizivakalisa ukuba singabakhonzi benu ngenxa kayesu.
biz kendimizi ilan etmiyoruz; ama mesih İsayı rab, kendimizi de İsa uğruna kullarınız ilan ediyoruz.

upawulos, umpostile kayesu kristu ngokuthanda kukathixo, ubhalela abangcwele abase-efese, abakholwayo kukristu yesu;
tanrının isteğiyle mesih İsanın elçisi atanan ben pavlustan efeste bulunan kutsallara, mesih İsaya ait olan sadıklara selam!

ukuba uthe ezi zinto wazibeka phambi kwabazalwana, woba ngumlungiseleli omhle kayesu kristu, wondliwe ngamazwi okholo, nawemfundiso entle oyilandelayo.
bunları kardeşlere öğütlersen, imanın ve izlediğin iyi öğretinin sözleriyle beslenmiş olarak mesih İsanın iyi bir görevlisi olursun.

yathi ngoko indimbane enkulu yakumayuda yakwazi ukuba ulapho; yeza kungengenxa kayesu yedwa, yeza ukuze ibone nolazaro, lowo wamvusayo kwabafileyo.
yahudilerden büyük bir kalabalık İsanın beytanyada bulunduğunu öğrendi ve yalnız İsa için değil, onun ölümden dirilttiği lazarı da görmek için oraya geldi.

wabona izithunywa zezulu ezibini, zam bethe ezimhlophe, zihleli; esinye ngasentloko, esinye ngasezinyaweni, apho wawulele khona umzimba kayesu.
beyazlara bürünmüş iki melek gördü; biri İsanın cesedinin yattığı yerin başucunda, öteki ayakucunda oturuyordu.

usimon petros, umkhonzi nompostile kayesu kristu, ubhalela abo baluzuzileyo ukholo oluxabiso lunye nolwethu, ebulungiseni bukathixo wethu, umsindisi wethu uyesu kristu:
İsa mesihin kulu ve elçisi ben simun petrustan tanrımız ve kurtarıcımız İsa mesihin doğruluğu sayesinde bizimkiyle eşdeğer bir imana kavuşmuş olanlara selam!

ke kaloku emveni koko, uyosefu wasearimati (engumfundi kayesu, ke enguye ngokufihlakeleyo ngenxa yokoyika amayuda), wacela kupilato, ukuba awususe umzimba kayesu. waza upilato wavuma; weza ke wawususa umzimba kayesu.
bundan sonra aramatyalı yusuf, İsanın cesedini kaldırmak için pilatusa başvurdu. yusuf, İsanın öğrencisiydi, ama yahudi yetkililerden korktuğundan bunu gizli tutuyordu. pilatus izin verince, yusuf gelip İsanın cesedini kaldırdı.