검색어: dünya bir yana sen bir yana (터키어 - 영어)

Şaka bir yana!
jokes apart!

ezilmiş vücudum bir yana, parçalanmış bisikletim başka bir yana savruldu.
my mangled body flew in one direction, my mangled bike flew in the other.

tümü bir yana atılacak.
but the sons of belial shall be all of them as thorns thrust away, because they cannot be taken with hands:

kuşlar dört bir yana uçuştu.
the birds flew away in all directions.

her adam zayıf bir yana sahiptir.
every man has his weak side.

İçinizden kasdederek yaptıklarınız bir yana, yanılmalarınızda size bir sorumluluk yoktur.
and there is no sin on you if you make a mistake therein, except in regard to what your hearts deliberately intend.

sizin çevresel ayakizlerinizi bir yana bırakalım.
so let's forget your environmental footprint.

ya sen
what are you doing my love

bir yandan da bir başka cephede savaşıyor,
and at the same time, we're fighting another battle.

ya sen?
and you?

ve mercanı bir yana bırakacak olursak cevabım hayır.
and aside from coral, the answer is no.

bir yandan diğer yana doğru kayarsanız, ateş biter.
as you move side to side, it moves off.

bir yata sahibim.
i own a yacht.

dört bir yanı manzaralı.
it has 360-degree views.

bir ya da daha fazla
one or more

siz tanrı buyruğunu bir yana bırakmış, insan töresine uyuyorsunuz.››
for laying aside the commandment of god, ye hold the tradition of men, as the washing of pots and cups: and many other such like things ye do.

"ey suçlu-günahkarlar, bugün siz bir yana çekilin."
"and o ye in sin! get ye apart this day!

bir ya da iki gün daha sabret.
have patience for another day or two.

bir ya da iki gün içinde onu bitirebileceğim.
i'll be able to finish it in a day or two.

bir ya da iki gün içinde sana cevap vereceğim.
i will give you an answer in a day or two.