검색어: yanlışlıkla tıklamalara yol açma (터키어 - 영어)

Özellikle orman içinde yol açma gibi konularda bu aile gruplarının yardımlaştıkları görülür.
these groups appear to interact with each other, especially at forest clearings.

ordu yol açma çalışmalarına yardımcı olurken, yağıştan en çok etkilenen bölgelere devlet yardımı götürülüyor.
the army is helping to clear roads and government assistance has been offered to the hardest hit regions.

Çölleşme ve iklim değişikliğine yol açmadan yakamayız.
we cannot burn it without causing desertification and climate change.

mevcut aşırı avlanma trendlerinin sürdürülmesi bu nedenle, bütün deniz ekosisteminde önemli değişikliklere yol açma olasılığına sahiptir.
the continuation of present trends of over-fishing will therefore probably lead to substantial changes across the entire marine ecosystem.

finans ve ekonomi uzmanları yıllardır küresel finans sisteminin, felakete yol açma potansiyeli taşıyan tehditlerle karşı karşıya olduğunu söylüyor.
alexandre lamfalussy, for instance, cautioned against the use of derivatives that enhance instability and increase systemic risks against the backdrop of global markets.

aynı ölçüdeki iki enstrüman, birbirine karışıp tonları karıştırma ve dolayısıyla da hoş olmayan sesler çıkmasına yol açma riski taşıyor.”
two instruments that are in the same scale have the potential to interfere and mix tones, making an unpleasant sound," observes seim.

doğal çevrenin bozulmasına yol açmadan ekonomik ve sosyal ilerleme elde etme arzusu yeni değildir.
the desire to make economic and social progress that does not come at the expense of the natural environment is not new.

27 eylül'de yarinye sınır kapısında şiddet olaylarına dönüşen gerginlik, çok daha geniş etkilere yol açma potansiyeline sahip kaygı verici eğilimin son örneği oldu.
tensions that exploded into violence at the jarinje border crossing on september 27th are the latest example of a worrisome trend, with potentially far broader implications.

eğitimciler, ekonomik kriz nedeniyle uygulanacak bütçe kesintilerinin bir çok insanın işten çıkarılmasına yol açmasından şüpheleniyorlar.
educators are skeptical that budget cuts, due to the financial crisis, will lead to a slew of layoffs.

asgari ücretteki yüzde 30'luk artış daha şimdiden tüm sektörlerde ücret artışına yol açmaya başladı.
the 30 percent increase in the minimum wage has already started to feed into wage growth in all sectors.

deprem körfez yakınındaki bir il olan Çanakkale'de halk arasında paniğe yol açmasına karşın, yaralanma bildirilmedi.
the quake caused panic among residents in canakkale, a province near the gulf, but no injuries were reported.

bu tür bir değerlendirme, kembora'nın ışıkların yanmasının misillemeye yol açmasından korkarak karanlıkta sahur hazırladığı geçmiş yıllarla taban tabana bir zıtlık oluşturuyor.
such an assessment is in stark contrast with kembora's recollection of years past when she prepared for syfyr in the dark, fearing that turning on lights would lead to reprisals.

"bunun günlük yaşamda iyileşmelere yol açmasını da bekliyorum, fakat bunun olması için biraz beklemek zorunda kalacağız."
"i also expect that to lead to improvements in everyday life, but i think we will have to wait a while for that to happen."