검색어: kendisi (터키어 - 이탈리아어)

kendisi (itself)
da sé

kendisi de buna şahittir.
invero è ben conscio di ciò.

dedi ki: "tıpkı kendisi.
rispose: “sembrerebbe che lo sia”.

kendisi doğurmamıştır ve doğurulmamıştır.
non ha generato, non è stato generato

kendisi için seçtiği halka!
beata la nazione il cui dio è il signore, il popolo che si è scelto come erede

kendisi en yüksek ufukta iken.
[si trovava] all'orizzonte più elevato,

ve gerçekten, kendisi buna şahiddir.
invero è ben conscio di ciò.

yalnız kendisi için yas tutar.››
soltanto i suoi dolori egli sente e piange sopra di sé

allah, sizi kendisi'nden sakındırır.
allah vi mette in guardia da se stesso.

allah kendisi hakkında sizi uyarıyor.
allah vi mette in guardia da se stesso.

apaçık hüsranın ta kendisi işte budur.
questa è una perdita evidente.

yoksa onu kendisi uyduruyor mu diyorlar?
diranno: “lo ha inventato lui stesso”.

apaçık hüsranın ta kendisi işte budur."
non è forse questa la perdita palese?

ki o, koruyup kolluyorken kendisi korunmuyor."
[ditelo] se lo sapete!”.

elbette kendisi de hoşnut (razı) olacaktır.
per certo sarà soddisfatto.

yahut "onu kendisi uydurdu!" mu diyorlar?
diranno: “lo ha inventato lui stesso”.

artık ayrılık vakti geldiğini kendisi de anlar.
ed egli concluderà che è prossima la dipartita,

"kimin yükünde çıkarsa, o kendisi onun cezasıdır.
risposero: “il riscatto? colui nei cui bagagli troverete la coppa, sarà egli stesso il suo riscatto.

"onu peygamberin kendisi uydurdu" diyorlar, öyle mi?
diranno: “l'ha inventato?”.

eğer inanıyorsanız, kendisi'nden korkmanıza allah daha layıktır.
allah ha ben più diritto di essere temuto, se siete credenti.