검색어: baharat tarcin (터키어 - 프랑스어)

컴퓨터 번역

인적 번역의 예문에서 번역 방법 학습 시도.

Turkish

French

정보

Turkish

baharat tarcin

French

 

부터: 기계 번역
더 나은 번역 제안
품질:

인적 기여

전문 번역가, 번역 회사, 웹 페이지 및 자유롭게 사용할 수 있는 번역 저장소 등을 활용합니다.

번역 추가

터키어

프랑스어

정보

터키어

baharat

프랑스어

Épice

마지막 업데이트: 2014-03-30
사용 빈도: 1
품질:

추천인: Wikipedia

터키어

nebatat baharat acika

프랑스어

nebatat spice acika

마지막 업데이트: 2013-11-01
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

kandil için zeytinyağı, mesh yağıyla güzel kokulu buhur için baharat,

프랑스어

de l`huile pour le chandelier, des aromates pour l`huile d`onction et pour le parfum odoriférant;

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

kandil, mesh yağı ve güzel kokulu buhur için baharat ve zeytinyağı getirdiler.

프랑스어

des aromates et de l`huile pour le chandelier, pour l`huile d`onction et pour le parfum odoriférant.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

kim koklamak için aynısını yaparsa halkının arasından atılacaktır.›› kabuğundan yapılan güzel kokulu bir baharat olduğu sanılıyor.

프랑스어

quiconque en fera de semblable, pour le sentir, sera retranché de son peuple.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

onu görmeye gelenler her yıl armağan olarak altın ve gümüş eşya, giysi, silah, baharat, at, katır getirirlerdi.

프랑스어

et chacun apportait son présent, des objets d`argent et des objets d`or, des vêtements, des armes, des aromates, des chevaux et des mulets; et il en était ainsi chaque année.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

Çeşitli baharat, çok miktarda altın ve değerli taşlarla yüklü büyük bir kervan eşliğinde yeruşalime gelen kraliçe, aklından geçen her şeyi süleymanla konuştu.

프랑스어

elle arriva à jérusalem avec une suite fort nombreuse, et avec des chameaux portant des aromates, de l`or en très grande quantité, et des pierres précieuses. elle se rendit auprès de salomon, et elle lui dit tout ce qu`elle avait dans le coeur.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

saba kraliçesi krala 120 talant altın, çok büyük miktarda baharat ve değerli taşlar armağan etti. krala o kadar baharat armağan etti ki, bir daha bu kadar çok baharat görülmedi.

프랑스어

elle donna au roi cent vingt talents d`or, une très grande quantité d`aromates, et des pierres précieuses. il ne vint plus autant d`aromates que la reine de séba en donna au roi salomon.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

onu özel olarak hazırlanmış, güzel kokulu çeşit çeşit baharat dolu bir sedyeye yatırarak davut kenti'nde kendisi için yaptırdığı mezara gömdüler. onuruna çok büyük bir ateş yaktılar.

프랑스어

on l`enterra dans le sépulcre qu`il s`était creusé dans la ville de david. on le coucha sur un lit qu`on avait garni d`aromates et de parfums préparés selon l`art du parfumeur, et l`on en brûla en son honneur une quantité très considérable.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

추천인: 익명

터키어

tarçın

프랑스어

cannelle (écorce)

마지막 업데이트: 2015-06-01
사용 빈도: 3
품질:

추천인: Wikipedia

인적 기여로
7,779,884,736 더 나은 번역을 얻을 수 있습니다

사용자가 도움을 필요로 합니다:



당사는 사용자 경험을 향상시키기 위해 쿠키를 사용합니다. 귀하께서 본 사이트를 계속 방문하시는 것은 당사의 쿠키 사용에 동의하시는 것으로 간주됩니다. 자세히 보기. 확인