검색어: salon (포르투갈어 - 터키어)

ola, j salon
alo, j salon.

- hishi salon.
- hishi salon.

hair salon decoração
İspanyol bulmacası

salon " durante anos.
jeologum ve bu yaşa,..

base aÉrea de salon, provenÇa
provence hava Üssü toplantı salonu

este é o salon d'hiver.
ve bura... burası da... salon d'hiver (kış salonu)

vindo do "salon de gorgeous"...
salon de gorgeous'tan...

convidou-nos a ir ao seu salon.
bizi salonuna davet etti, biliyorsun.

o letreiro diz "dos hermanas salon".
"dos hermanas salon" yazıyor.

gostaria de propor um tópico de salon.
bir salon konusu önermek istiyorum.

É como um salon francês do século xviii.
sanki 18. yüzyıl fransız salonundaymışız gibi.

- cutie the bomb met her at a beauty salon
* berberde tanıştığım şirin bomba *

digo que o lipstick beauty salon é o melhor.
sana tavsiye, ruj güzellik salonu en iyi salon.

eu estudei na cordon bleu. la cuisine au salon.
cordon bleu yapmayı biliyorum, fransız mutfağından.

este é o primeiro passo para nos tornarmos um salon.
bu duyulmanın ilk aşamasıdır.

5ª temporada episódio 20 -= salon of the dead =- tradução:
ben kim miyim?

philip abrahams de "salon de provence" o seu novo director...
ben philip abrahams " salon-de-provence " den yeni müdürünüz...

É o que eu chamo o salão de baile, ou o grand salon.
ben buraya balo odası ya da büyük salon diyorum.

bom dia, pessoal, e olá a todas as adoráveis senhoras... do lipstick beauty salon.
günaydın, personelim, ve ruj güzellik salonu'nun... birbirinden hoş bayanları.

só mais tarde, nesse dia, um trabalhador encontrou a moldura num pequeno armário debaixo do salon carré.
aynı gün, ilerleyen saatlerde bir çalışan, resmin çerçevesini kare salonun altındaki küçük depoda bulmuştu.