Je was op zoek naar: i'll call you begum my begum (Engels - Turks)

i'll call you my boss.
seni patronum diye çağıracağım.

i'll call you.
yakuplu'ya geliyorum. metrobüsteyim. aricam hazır olduğunda yardım edeceğim

i'll call you back.
ben seni tekrar arayacağım.

i'll call you a cab.
sana bir taksi çağıracağım.

i'll call you at seven.
saat yedide seni arayacağım.

i'll call you every night.
ben her gece seni arayacağım.

i'll call you up tomorrow morning.
yarın sabah seni arayacağım.

in any case, i'll call you tomorrow.
her durumda, yarın seni arayacağım.

i'll call you around five o'clock.
yaklaşık beşte seni arayacağım.

i'll call you as soon as i get to chicago.
Şikago'ya varır varmaz seni arayacağım.

i'm at work now, so i'll call you later.
Şimdi çalışıyorum, bu yüzden seni daha sonra arayacağım.

i'll call you when i get the results of the examination.
sınav sonuçlarını aldığımda seni ararım.

you just said, "i'll call you when i get there."
"gelince ben seni ararım" demeye başladınız.