Je was op zoek naar: fırlatılmadan (Turks - Portugees)

birkaç saniyede bir havaya fırlatılmadan?
sem te atirarem ao ar de tantos em tantos segundos?

fırlatılmadan önce 7 dakikadan az süreniz var.
têm menos de sete minutos.

o şeyi fırlatılmadan önce durdurmak için yaklaşık on dakikamız var.
temos 10 minutos para evitar que isso descole.

İyi bir ilk adım ajan vaughn. ama uydu fırlatılmadan önce ne aradığımızı bilmek istiyorum.
isso é um óptimo passo preliminar, mas eu vou querer saber o que estamos à procura antes do satélite ser lançado.

eğer fırlatılmak üzere olan bir füzeyi görürseniz ve eğer o füzeyi fırlatılmadan önce durdurabilirseniz, elbette onu durdurmayı seçersiniz.
de que os ataques preventivos ou conflitos preventivos... que nunca foram considerados antes... agora têm de ser considerados sob certos cenários.

beck ve vogel. sizi hava kilidi 2'de istiyorum. - mta fırlatılmadan önce dahi dış kapıyı açın.
beck, vogel, quero-os na comporta 2 com a porta externa aberta antes do lançamento da vam.

'camdan fırlatılma' ifadesini hep sevmişimdir şimdi normal konuşmada bile kullanabiliyorum.
eu sempre gostei da palavra "defenestração" agora posso usá-la numa conversa casual.