Je was op zoek naar: koparıyor (Turks - Slovaaks)

Ödümü koparıyor.
desí ma to.

tamamen koparıyor!
to je kurva zasmej-sa!

evet, ödümü koparıyor.
- hej. už ma vytáča.

bu adam ödümü koparıyor.
desí ma k smrti.

- benim ödümü koparıyor.
desí ma na smrť.

herkes aynı yaygarayı koparıyor.
každý z toho robí veľkú vedu.

bu şey ödümü koparıyor dostum.
strašne ma to vystrašilo chlape.

ybu gece benim de ödümü koparıyor.
tento večer ma vydesil tiež..

"ne diye bu kadar yaygara koparıyor.
"neviem, prečo toľko narieka.

güzel, fema oradan yığınla para koparıyor.
dobre. fema je tam dole a rozdava zlate mince vo vedrach.

bu kadın ciddi şekilde ödümü koparıyor.
tá ženská ma začína desiť.

kneller kralın yanında. kıyameti koparıyor. hadi.
kneller je u král i robi za druh bavlniné látky.

almasam daha iyi, 30 gram alsam kıyameti koparıyor.
chceš to cesto? - radšej nie. ak trochu priberiem začne blázniť.

kazan moskova'yla olan dostluk bağını koparıyor.
kazan pretrhava priatelstvo s moskvou.

gerçeği kabul etse, şimdi boynunu koparıyor olurdu.
zatiaľ čo spal, nazrel som do spisov. našiel som niečo, čo by vám mohlo pomôcť, pán jack.

aylardır sizi görmeye çalışıyorum ama avukatlarınız sizi herkesten koparıyor.
mesiace som sa snažila prísť za vami, ale váš právnik vás od každého odstavil.

basıp gider misin başımızdan? pandomimciler ödümü koparıyor.
narušili ste mi môj osobný priestor.

fırtınalar devamlı telleri koparıyor ve elektrik şirketi de artık onarmıyor.
búrka strhla telefónne drôty, telefónna spoločnosť ich neupevnila.

bu sabah hastalıktan ölmek üzereydi. Şimdi bağlarını mı koparıyor yani?
a zrazu je schopný dostať sa z pút?

bin minik fare pürmüz ve minik fondü çatallarıyla bacağımdan et koparıyor sanki.
je to ako tisíc milých malých myší, ktoré sťahujú mäso z môjho stehna s plameňometmi... vstaň. hýb sa.